Yargıtay Kararı 5. Hukuk Dairesi 2022/12004 E. 2023/5131 K. 22.05.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 5. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/12004
KARAR NO : 2023/5131
KARAR TARİHİ : 22.05.2023

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi

Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanun’la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu’nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın göl alanı olarak tapudan terkini davasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davacı idare vekilince istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak, davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesinin kaldırma kararı üzerine yeniden yargılama yapan İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davacı idare vekilince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine, İlk Derece Mahkemesi hükmü resen kaldırılarak, düzeltilerek yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı idare vekilince temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacı idare vekili dava dilekçesinde özetle; … ili, … ilçesi, … Mahallesinde tapuya kayıtlı 244 ada 2 parsel sayılı taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın göl alanı olarak tapudan terkinini talep etmiştir.

II. CEVAP
Davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle; taşınmazın ilçe merkezine yakın konumda olduğunu ve gerçek değerinin tespit edilmesi gerektiğini ileri sürmüştür.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne ve kamulaştırma bedelinin tespiti ile davalılara hisseleri oranında ödenmesine, dava konusu taşınmazın davalılar adına olan tapu kaydının iptali ile baraj gölü sahası içerisinde kalması sebebiyle davacı idare lehine tapudan terkinine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri
Davacı idare vekili istinaf dilekçesinde özetle; İlk Derece Mahkemesince dava tarihinden itibaren 4 ay geçtiğinden kamulaştırma bedeline dava tarihinin 4 ay sonrasından karar tarihine kadar yasal faiz işletilmesine rağmen depo edilen kamulaştırma bedelinin işlemiş tüm nemasıyla birlikte tahsiline karar verilmesinin hatalı olduğunu, hükme esas alınan bilirkişi raporunda hesaplama yapılırken münavebe ürünlerinde vatandaşların kendi ihtiyaçları için yetiştirdikleri sebzelerin göz önüne alındığını, hesaplamaya dahil edilen ürünlerin veriminin yüksek alındığını, üretim masraflarının düşük hesaplandığını, kapitalizasyon faiz oranının hatalı olduğunu, dava konusu taşınmazın keşfi sırasında taşınmazda sebze ekili olmamasına rağmen sebze münavebesi uygulanmasının hatalı olduğunu, dava konusu taşınmazın sulu tarım arazisi olmadığını, dava konusu taşınmazın motopompla yapılan sulama masraflarının dikkate alınmadığını belirtmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile arazi niteliğindeki taşınmaza yöre koşullarına uygun münavebe ürünleri seçilmek suretiyle net gelir yöntemine göre ve taşınmaz üzerinde bulunan, taşınmaza kapama bahçe niteliği vermeyen ağaçlara ise maktuen değer biçilmesinin yerinde olduğunu belirtilerek, davacı idare tarafından takdir edilen ve ilk kararla birlikte derhâl ödenmesine karar verilen bedele dava tarihinden 4 ay sonrasından karar tarihine kadar yasal faiz işletilmesine ve fazla depo edilen bedelin iadesine ilişkin hükümler yönünden düzeltilerek yeniden esas hakkında karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürülen gerekçeler ve resen dikkate alınacak nedenlerle Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme
Uyuşmazlık, temel olarak davacı idare ile davalı tapu malikleri arasındaki kamulaştırma bedelinin tespiti istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. 2942 sayılı Kanun’un 10 uncu maddesinin sekizinci fıkrası, 11 inci maddesinin birinci ve ikinci fıkraları ve 12 nci maddesinin birinci ve üçüncü fıkraları.

3. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Arazi niteliğindeki dava konusu taşınmaza 2942 sayılı Kanun’un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (f) bendi uyarınca olduğu gibi kullanılması hâlinde getireceği net gelir esas alınarak ve üzerinde bulunan ağaçlara ise maktuen değer biçilmesi yerindedir.

3. Dava konusu taşınmaza ilişkin keşif tutanağındaki mahkeme gözlemi ile beyanlar ve hükme esas alınan bilirkişi raporunda yapılan açıklamalar uyarınca taşınmazın kısmen sulu arazi kısmen de kuru arazi vasfında olduğunun kabulü isabetlidir.

4. Dava konusu taşınmazın hükme esas alınan bilirkişi kurulu raporunda belirtilen özelliklerine ve dosya kapsamına göre uygulanan kapitalizasyon faiz oranı uygun görülmüştür.

5. Dairemize aynı bölgeden intikal eden ve dava konusu taşınmaz ile aynı niteliklere sahip olduğu anlaşılan taşınmazlarda sulu şartlarda münavebeye alınan ürünler ile masraflar ve verimleri nazara alındığında, münavebe planı, verim, fiyat ve masraflar uygun görülmüştür.

6. Kamulaştırma bedeline dava tarihinin 4 ay sonrasından karar tarihine kadar yasal faiz işletilmesine rağmen depo edilen kamulaştırma bedelinin işlemiş tüm nemasıyla birlikte tahsiline karar verilmesinin hatalı olduğu ileri sürülmüşse de, kamulaştırma bedeline Kanun gereği ödenen yasal faiz ile işlemiş nemaların birbirinden farklı nitelikte olduğu ve hukuka aykırılık oluşturmadığı sonucuna varılmıştır.
7. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukukî nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre, davacı idare vekilinin aşağıdaki paragrafın kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

8. Davacı idare tarafından depo edilen bedele ilişkin hüküm fıkrasının infazında tereddüt oluşturulması bozmayı gerektirir.

Ne var ki bu hatanın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin ikinci fıkrası hükmü uyarınca kararın düzeltilerek onanması gerekir.

VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1. Davacı idare vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine,

2. Davacı idare vekilinin temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının hüküm fıkrasının (B) harfi ile gösterilen bendindeki 4 üncü alt bendinin hükümden çıkartılmasına, yerine “Davacı kurum tarafından depo edilen 671.308,37 TL bedelden, kamulaştırma bedeli olan 579.278,32 TL’nin mahsubu ile fazla yatırılan 92.030,05 TL bedelin, davalılar tarafından bankadan çekilmişse varsa ödenen nemaları ile birlikte davalılardan hisseleri oranında alınarak davacı idareye verilmesine, bedel alınmamışsa fazla yatan bedelin işlemiş nemaları ile birlikte davacı idareye iadesine,” ibaresinin yazılması suretiyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

22.05.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.