Yargıtay Kararı 5. Hukuk Dairesi 2022/11557 E. 2023/620 K. 23.01.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 5. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/11557
KARAR NO : 2023/620
KARAR TARİHİ : 23.01.2023

MAHKEMESİ : Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi
KARAR : Esastan Ret/ Düzeltilerek yeniden esas hakkında verilen karar
İLK DERECE MAHKEMESİ : Yalova 2. Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki tapu kaydının mahkeme kararı ile iptal edilmesi nedeniyle uğranılan zararın 4721 sayılı Türk Medenî Kanunu’nun (4721 sayılı Kanun) 1007 nci maddesi uyarınca tazmini istemine ilişkin davada yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı … vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak, davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesinin kaldırma kararı üzerine yeniden yargılama yapan İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı … vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddi ile İlk derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak, düzeltilerek yeniden yeniden esas hakkında karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı … vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; dava konusu taşınmazların tapularının Orman Genel Müdürlüğü tarafından açılan dava sonucunda kısmen iptal edilerek orman vasfı ile Hazine adına tesciline karar verildiğini, mahkeme kararının kesinleşmesiyle uğramış olduğu zararın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı Hazineden tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP
Davalı … vekili cevap dilekçesinde; davanın idari olarak gerekli yasal başvuruların yapılmadan açıldığını, 4721 sayılı Kanun’un 1007 inci maddesi gereğince hukuki değerini yitiren tapu kaydına dayanılarak tazminat talep edilemeyeceğini ve zamanaşımının da geçtiğini, taşınmazın maliki tarafından orman kadastrosuna itiraz edilmediğini, bu nedenle davacılara ait tapu kaydının hukuki değerini yitirdiğini belirterek davanın yasal ön başvuru şartları yerine getirilmediğinden reddine, husumet, zamanaşımı ve esastan haksız ve yersiz olduğundan reddini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulü ile taşınmaz bedelinin tapu iptal ve tescil kararının kesinleştiği tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı … vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davalı idarenin husumetinin bulunmadığını, davanın zamanaşımına uğradığını, dava konusu taşınmazın arsa olarak kabul edilmesinin hatalı olduğunu, emsal seçiminin hatalı olduğunu, emsal kıyaslamasının usulüne uygun yapılmadığını, dava konusu tazminata dayanak işlemin kamulaştırma işlemi olmayıp, ormanların tespitine ilişkin olduğundan arta kalan kısım için bir mağduriyet bulunmadığını, davanın belirsiz alacak davası olarak açılamayacağını, ıslah edilen kısma tapu iptali ve tesciline ilişkin mahkeme kararının kesinleştiği tarihten itibaren faiz işletilmesinin hatalı olduğunu, davalı idare aleyhine nispi vekalet ücretine hükmedilmesinin hatalı olduğunu belirterek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; dava konusu taşınmazların arsa niteliğinde olduğu kabul edilerek, emsal karşılaştırılması yoluyla değerinin tespit edilmesinin ve tespit edilen bedelin değerlendirme tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı Hazineden tahsiline karar verilmesinin doğru olduğunu, bu hususta davalı … vekilinin istinaf sebebi olarak ileri sürdüğü hususlar yerinde görülmediğini, böylece mahkeme kararının usûl ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından davalı … vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddi ile hükmün gerekçesinin düzeltilerek yeniden esas hakkında karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı … vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Davalı … vekili temyiz dilekçesinde özetle; belirlenen tazminat miktarının makul olmadığını, Bölge Adliye Mahkemesinin kaldırma kararı sonrası alınan ek raporun tamamen davacı lehine hazırlanarak bedelin yükseltildiği, hükme esas alınan raporunun usul ve yasaya aykırı olduğu, tespit edilen bedelin yüksek olduğu ileri sürülerek ve tespit edilecek sair nedenlerle kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme
Uyuşmazlık, 4721 sayılı Kanun’un 1007 nci maddesi uyarınca tazminat istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
1.6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. 4721 sayılı Kanun’un “Sorumluluk” başlıklı 1007 nci maddesinin birinci fıkrası şöyledir:
“Tapu sicilinin tutulmasından doğan bütün zararlardan Devlet sorumludur.”

3. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 18.11.2009 tarihli ve 2009/4 – 383 Esas, 2009/517 Karar sayılı kararında tapu işlemlerinin kadastro tespit işlemlerinden başlayarak birbirini takip eden işlemler olduğu, tapu kütüğünün oluşumu aşamasındaki kadastro işlemleri ile tapu işlemleri bir bütün oluşturduğundan bu kayıtlarda yapılan hatalardan 4721 sayılı Kanun’un 1007 nci maddesi anlamında Devletin sorumlu olduğunun kabulünün gerektiği, Devletin sorumluluğunun kusursuz sorumluluk olduğu, bu işlemler nedeniyle zarar görenlerin 4721 sayılı Kanun’un 1007 nci maddesi gereğince zararlarının tazmini için Hazine aleyhine adlî yargıda dava açabilecekleri belirtilmiştir.

4. 4721 sayılı Kanun’un 1007 nci maddesi uyarınca kabul edilen Devletin sorumluluğu, tapu sicilinin önemi ve kişilerin bu sicile olan güven duygularını sağlamak bakımından aynî hakkının saptanması, herkese açık tutulmasında tekel hakkı sağlayan bir sicil olması esasına dayanmaktadır. Bu sorumluluk, asıl ve nesnel (objektif) bir sorumluluk olduğundan zarara uğrayan zararının ödetilmesini doğrudan Devletten isteyebilir.

5. 4721 sayılı Kanun’un 1007 nci maddesi gereğince açılan davalarda, tapu kaydının iptali nedeniyle tapu sahibinin oluşan gerçek zararı neyse tazminatın miktarı da o kadar olmalıdır. Gerçek zarar, tapu kaydının iptali nedeniyle tapu malikinin mal varlığında meydana gelen azalmadır. Tazminat miktarı zarar verici eylem gerçekleşmemiş olsaydı zarar görenin mal varlığı ne durumda olacak idiyse aynı durumun tesis edilebileceği miktarda olmalıdır. Zarara uğrayan kişinin gerçek zararı ise tazminat miktarının belirlenmesinde esas alınacak değerlendirme tarihine göre belirlenecek olup bu tarihe göre tapusu iptal edilen taşınmazın niteliği ve değeri belirlenmelidir. Taşınmazın niteliği arazi ise net gelir metodu yöntemi ile arsa vasfında ise değerlendirme gününden önceki özel amacı olmayan emsal satışlara göre hesaplanması suretiyle gerçek değer belirlenmelidir.

3. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesi ile 369 uncu maddesinin birinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Dava konusu Yalova ili, … ilçesi, … köyü, 1254 ada 1 ve 2 parsel sayılı, sırası ile 299,19 m² ve 301,13 m² yüzölçümlü, arsa vasıflı taşınmazların davacı adına tapuda kayıtlı iken, taşınmazların beyanlar hanesine Yalova Orman İşletme Müdürlüğü tarafından 09.06.2014 tarihli ve 2991 yevmiye numaralı işlem ile “Taşınmazın tamamı orman sınırı içerisinde kalmaktadır.” şeklinde, … Orman İşletme Müdürlüğü tarafından 16.11.2018 tarihli ve 7121 yevmiye numaralı işlem ile “kısmen orman içerisinde kalmaktadır.” şeklinde şerh konulduğu, Orman Genel Müdürlüğü tarafından açılan tapu iptal ve tescil davası sonucunda Yalova 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2013/378 Esas, 2014/185 Karar sayılı kararı ile taşınmazların tapu kayıtlarının kısmen iptali ile orman vasfı ile Hazine adına tesciline karar verildiği, kararın kanun yolu incelemesinden geçerek 08.09.2015 tarihinde kesinleştiği, eldeki davanın 04.08.2015 tarihinde açıldığı anlaşılmaktadır.

3. Dava konusu taşınmazın hükme esas alınan bilirkişi kurulu raporunda belirtilen özelliklerine ve dosya kapsamına göre arsa niteliğindeki Yalova ili, … ilçesi, … köyü, 1254 ada 1 ve 2 parsel sayılı taşınmazlara emsal karşılaştırması yapılarak değer biçilmesine ve taşınmazın gerçek bedelinin 4721 sayılı Kanun’un 1007 inci maddesi gereğince davalı Hazineden tahsiline karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.

4. Arsa niteliğindeki taşınmazlara değerlendirme tarihi itibarıyla emsal karşılaştırması sonucu belirlenen metrekare birim fiyatı aynı bölgeden Dairemiz denetiminden geçen dosyalarla uyumludur.

5. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı … vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davalı … vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Davalı … harçtan muaf olduğundan harç alınmamasına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 23.01.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.