Yargıtay Kararı 5. Hukuk Dairesi 2022/11542 E. 2023/517 K. 19.01.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 5. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/11542
KARAR NO : 2023/517
KARAR TARİHİ : 19.01.2023

MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi
KARAR : Esastan Ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Kırklareli 1. Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanun’la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu’nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma konusu irtifak hakkı ve pilon yeri bedelinin tespiti ve bu hakkın davacı idare adına tescili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı idare vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı idare vekili tarafından temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacı idare vekili dava dilekçesinde; … köyü 237 parsel sayılı taşınmazda kamulaştırma konusu irtifak hakkı ve pilon yeri bedelinin tespiti ve bu hakkın davacı idare adına tescilini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı idarenin, uzlaşma işleminin gerçekleştirmeden kamulaştırma bedel tespit ve tescil davası açtığını, müvekkiline uzlaşma için tebligat yapılmadığını, diğer yandan davalı idarenin uzlaşmak için teklif etmiş olduğu rakam piyasa rayiç değerlerinin çok altında olduğunu, bu sebeple uzlaşma teklifi rakamının anlaşmaya varabilecek bir rakam olmadığını, davada davalı müvekkilinin yasal davalı konumunda olup taraflarına yargılama gideri ve vekalet ücretinin yükletilmemesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile 2942 sayılı Kanun’un 8 inci maddesinin birinci fıkrası ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanun’nun (6100 sayılı Kanun) 114 ünci maddesinin ikinci fıkraları ve 115 inci maddesinin ikinci fıkraları gereğince dava şartı yokluğu nedeniyle davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare vekilince istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri
Davacı idare vekili istinaf dilekçesinde özetle; mahkemece davalıya usulüne uygun davetiye tebliğ edildiğini 7201 sayılı Tebligat Kanun’un 21 inci maddesinin ikinci fıkrasının idarelerce uygulanmasının imkanı bulunmadığını ve davalı vekilinin duruşmalara katıldığını, davalı vekiline uzlaşma konusu ve davanın esası hakkında beyanları sorulmadan davanın usulden reddine karar verilmesinin hem usul ekonomisine, hem de 2942 sayılı Kanun’un özüne aykırı olduğunu, davalı tarafın yargılamanın her aşamasında uzlaşma talebinde bulunabileceğini, davalı vekilinin bedelin düşük olduğuna dair esas hakkında beyanda bulunduğunu, davalı yararına vekalet ücreti takdir edilmesinin hatalı olduğunu, davacı idare lehine vekalet ücreti takdir edilmesi gerektiğini ileri sürerek kararın kaldırılmasını talep etmiştir..

C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davacı idarenin, bu davayı açmadan önce davalıyı uzlaşmaya davet ettiğine ilişkin dosyada bir belge bulunmaması nedeniyle davanın usulden reddine yönelik mahkeme kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu gerekçesiyle davacı idare vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri tekrar etmiş, ayrıca emsal kararlarda usulden ret kararı kaldırılarak davanın esasına girilmesi gerektiği yönünde karar verildiğini ileri sürerek kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme
Uyuşmazlık, temel olarak davacı idare ile davalı tapu maliki arasında kamulaştırma bedelinin tespiti istemine ilişkin davada uzlaşma usulünun uygulanıp uygulanmadığına ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Kanun’un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. 2942 sayılı Kanun’un 7, 8 inci maddeleri ve 10 uncu maddesinin sekizinci fıkrası ile 11 inci maddesi.

3. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesi ile 369 uncu maddesinin birinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Dosyada bulunan bilgi ve belgelere, kararın dayandığı gerekçelere göre, 2942 sayılı Kanun’un 8 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca uzlaşma usulünün öncelikle uygulanması gerektiğinden davanın reddine karar verilmesi yerindedir.

3. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup, temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davacı idare vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usûl ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Davacı idareden peşin alınan temyiz harcının Hazineye irat kaydına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,19.01.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.