Yargıtay Kararı 5. Hukuk Dairesi 2022/11353 E. 2023/5247 K. 23.05.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 5. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/11353
KARAR NO : 2023/5247
KARAR TARİHİ : 23.05.2023

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi

Taraflar arasındaki İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen 4650 sayılı Kanun’la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu’nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kabulüne karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekillerince temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar veril miştir.

Davalılar vekilince temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılmasının istenilmesi üzerine, işin duruşmaya tâbi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 23.05.2023 günü tayin edilerek taraflara tebligat gönderilmiştir.

Duruşma günü davacı idare vekili Avukat … ve davalılar vekili Avukat … katılmışlardır.

Duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlendikten sonra duruşmaya son verildi.
Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacı idare vekili dava dilekçesinde özetle; … ili, … ilçesi, … Mahallesi 456 parsel sayılı taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescilini talep etmiştir.

II. CEVAP
Davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmazın oldukça verimli olduğunu, şehir merkezine yakın ve mücavir alan içindeki … karayoluna 100 metre uzaklıkta olduğunu ve belediye hizmetlerinden faydalandığını, taşınmazın değerini etkileyecek İlçe Jandarma Komutanlığı, Belediye Başkanlığı Binası, Kaymakamlık Binası, Emniyet Lojmanları, … Lisesi gibi Resmî Kurumlara yakın mesafede olduğunu, davacı idarenin teklif ettiği bedelin düşük olduğunu belirterek hakkaniyete uygun bir değer biçilmesini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin 26.01.2018 tarihli ve 2016/341 Esas, 2018/71 Karar sayılı ilâmı ile davanın kabulüne ve kamulaştırma bedelinin tespiti ile bu bedelin davalı tarafa ödenmesine, baraj gölü sahasında kalması nedeniyle tapudan terkinine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin 27.01.2020 tarihli ve 2018/2803 Esas, 2020/115 Karar sayılı ilâmı ile hükme esas alınan ek bilirkişi raporunda üretim masraflarının bilimsel gerekçesi bulunmadığı ve Yargıtay 5. Hukuk Dairesinin yerleşik içtihatlarına da aykırı olduğu hâlde brüt gelirin 1/3’ünü geçemeyeceği hatalı kabulüne dayanarak hazırlandığı anlaşıldığından, dosya içinde bulunan 13.04.2017 havale tarihli rapordaki tespitlerin esas alınması gerektiği sonucuna varılarak ve Dairelerine intikal eden dosyalar gözetilerek münavebe sisteminin 2 yıl üzerinden birinci yıl için buğday ve slajlık mısır, ikinci yıl için dane mısır olarak belirlenerek m² birim değeri %4 kapitalizasyon faiz oranı ile 17,92 TL hesaplanmış, bilirkişi raporunda uygulanan objektif değer artış oranı esas alınarak birim değeri 28,67 TL olarak kabul edilmiş, toplam kamulaştırma bedeli 344.040,00 TL olarak tespit edilmek suretiyle İlk Derece Mahkemesi kararı ortadan kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmuştur.

V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Bölge Adliye Mahkemesinin 27.01.2020 tarihli ve 2018/2803 Esas, 2020/115 Karar sayılı ilâmına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Dairemizce yapılan inceleme sonucu; davalılar vekilinin temyiz itirazları yerinde görülerek; hükme esas alınan bilirkişi kurulu raporunda münavebeye esas alınan ürünlerin üretim masraflarının; brüt gelirin %50’sinden yüksek oranda alınması ekonomik tarım yapılmasında tereddüt yaratacağından, bu husus il ve ilçe, Tarım ve Orman Müdürlüğü’ne sorularak bilirkişi kurulundan ek rapor alınıp, sonucuna göre hüküm kurulması gerektiğinin düşünülmemesi ve dava konusu taşınmazın konumu ve bilirkişi kurulu raporunda belirtilen özellikleri ile aynı bölgeden intikal eden ve Dairemizin 2020/581 Esas, 8768 Karar sayılı ilâmı ile denetimden geçen Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesinin 2018/1786 Esas, 2019/1749 Karar sayılı ve Dairemizin 2019/12084 Esas, 2021/3886 Karar sayılı ilâmları ile denetimden geçen Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesinin 2018/1426 Esas, 2019/1184 Karar sayılı dava dosyalarında aynı kamulaştırma kapsamında aynı mahallede bulunan ve dava konusu taşınmaza komşu olup benzer özellikteki 446 ve 435 parsel sayılı taşınmazlara %100 oranında objektif değer artışı uygulandığı da dikkate alınarak, tespit edilen metrekare birim fiyatına ilave edilecek objektif değer artırıcı unsurun %100 oranında olacağı gözetilmeden, daha düşük objektif değer artış oranı kabul eden bilirkişi raporuna göre eksik bedel tespiti hatalı olduğundan Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.

B. Bölge Adliye Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen İkinci Karar
Bölge Adliye Mahkemesinin 16.06.2022 tarihli ve 2021/2562 Esas, 2022/2078 Karar sayılı ilâmı ile bozma ilâmı uyarınca ilçe verileri kapsamından ekonomik tarım yapılıp yapılamayacağı konusundaki tereddütün giderilmesi için … İlçe Tarım Müdürlüğüne yazılan müzekkerenin 16.03.2022 tarihli ve 4894089 sayılı cevabi yazısında 2016 yılı veri cetvellerinde belirtilen bedeller esas alındığında ekonomik tarım yapılabileceğinin bildirildiği belirtilerek dava konusu taşınmaz ile aynı kamulaştırma planı kapsamında bulunan; … ili, … ilçesi, … Mahallesi 149 parsel sayılı taşınmaz ile ilgili olarak Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesinin 2018/999 Esas, 2019/1000 Karar sayılı dosyasında yapılan yargılamada 2016 değerlendirme yılı için tespit edilen 17,43 TL çıplak m² birim fiyatının tarafların başvurusu üzerine, Yargıtay 5. Hukuk Dairesinin 2019/10045 Esas, 2021/2460 Karar sayılı ilâmı ile, … ili, … ilçesi, … köyü, 564 parselde kayıtlı taşınmaz ile ilgili olarak Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesinin 2020/394 Esas, 2020/791 Karar sayılı dosyasında yapılan yargılamada 2016 değerlendirme yılı için tespit edilen 17,87 TL çıplak m² birim fiyatının tarafların başvurusu üzerine, Yargıtay 5. Hukuk Dairesinin 2021/649 Esas, 2021/9230 Karar sayılı ilâmı ile uygun bulunduğu belirtilerek yukarıda belirtilen Yargıtay 5. Hukuk Dairesinin temyiz incelemesinden geçen dosyalarda aynı değerlendirme yılı için belirlenen m² fiyatları da göz önüne alındığında eldeki davada taşınmazın m²si için belirlenen 17,92TL (objektif değer artışı uygulanmadan önceki metrekare değeri) bedelin uygun olduğu vicdani kanaat oluştuğundan belirtilen çıplak metrekare birim bedeline bozma ilâmında belirtilen objektif değer artış oranı uygulanarak kamulaştırma bedeli tespit edilerek hüküm kurulmuştur.

VI. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
1. Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; münavebe belirlenirken yörede yaygın olarak yetiştirilen ve genelde münavebeye alınan ürünler yerine, yörede yaygın olarak yetiştirilmeyen ürünlerin dikkate alınmasının hatalı olacağını, hükme esas alınan bilirkişi raporlarında verim miktarları ve ürün fiyatları resmî verilerin hilafına yüksek alındığını, buna karşılık üretim masrafları ile kapitalizasyon faiz oranı düşük alınarak dava konusu taşınmazın metrekare bedelinin suni olarak yükseltildiğini, münavebeye alınan ürünlerin verimleri, kg birim fiyatı ve üretim masraflarının ayrıntısının bulunmadığını, üretim masrafları toplamının gayrisafi üretim değerlerine oranı en az %40 hatta %50 olması gerektiğini, objektif değer artış ve kapitalizasyon faiz oranlarının belirlenmesinde aynı unsurların mükerrer kullanıldığını, kapitalizasyon faiz oranının sulu tarım arazilerinde %5, kuru tarım arazilerinde %6 olarak alındığını hükme esas alınan bilirkişi raporunda uygulanan %4 kapitalizasyon faiz oranının doğru olmadığını belirterek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasını talep etmiştir.

2. Davalılar vekili temyiz dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmazın … ilçe merkezine çok yakın, ilçenin gelişim yönünde, konum itibarı ile mücavir alana ve yerleşim alanına çok yakın olduğunu, turizm bölgesinde ve ticari potansiyele sahip olduğunu, arsa vasfına göre değer biçilmesi gerektiğini, bu konuda usulî kazanılmış hak ilkesinin uygulanmasının hatalı olacağını, aynı kamulaştırma kapsamında arsa olarak değer biçilen taşınmazlar olduğunu, mısır samanının münavebeye alınması gerektiğini, objektif değer artış oranının düşük uygulandığını, münavebenin iki yıla göre yapılması gerektiğini, masrafın yüksek alındığını ileri sürerek kararı temyiz etmiştir.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme
Uyuşmazlık, dava konusu taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespitine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakameleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. 2942 sayılı Kanun’un 10 uncu maddesinin sekizinci fıkrası ile 11 inci maddesi.

3. 2942 sayılı Kanun’un 12 nci maddesinin birinci ve üçüncü fıkraları.

3. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihaî kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesi ile 369 uncu maddesinin birinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Arazi niteliğindeki … ili, … ilçesi, … Mahallesi 456 parsel sayılı taşınmaza 2942 sayılı Kanun’un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (f) bendi uyarınca gelir metodu esas alınarak değer biçilmesinde, adil ve hakkaniyete uygun olarak tespit edilen bedelin davalı tarafa ödenmesine dava konusu taşınmazın davalı taraf adına olan tapu kaydının iptali ile taşınmaz göl alanında kaldığından terkinine karar verilmesi yerindedir.

3. Temyizen incelenen kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozma ile kesinleşen ve karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VII. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Taraf vekillerinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Davacı idare harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına, davalılardan peşin alınan temyiz harcının Hazineye irat kaydedilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

23.05.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.