Yargıtay Kararı 5. Hukuk Dairesi 2022/11301 E. 2023/865 K. 26.01.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 5. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/11301
KARAR NO : 2023/865
KARAR TARİHİ : 26.01.2023

MAHKEMESİ : Adana Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi
KARAR : Düzeltilerek yeniden esas hakkında verilen karar
İLK DERECE MAHKEMESİ : Tarsus 1. Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanun’la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu’nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili davasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak düzeltilerek yeniden esas hakkında hüküm kurulmuştur.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekilleri tarafından temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacı idare vekili dava dilekçesinde; Mersin ili, … ilçesi, … Mahallesi 941 parsel sayılı taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın idare adına tescilini talep etmiştir.

II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: 2942 sayılı Kanun’un 10 uncu maddesinde belirtilen sürelerin dikkate alınarak yargılama yapılması gerektiğini, taşınmaza ihtiyati tedbir konulacaksa taşınmazın sadece kamulaştırılan kısmına konulması gerektiğini, dava konu taşınmazın arsa niteliğinde kabul edilmesi gerektiğini, mahkeme aksi kanaatte olursa %700 oranında objektif değer artış oranı uygulanması gerektiğini, yargılama giderleri ile vekaletname ücretinin davacı idare üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne ve kamulaştırma bedelinin tespiti ile bu bedelin; idarenin Kıymet Takdir Komisyonu tarafından belirlenen kısmının hükmün kesinleşmesi beklenmeksizin davalı tarafa ödenmesine, geri kalan miktarın ise karar kesinleştiğinde davalı tarafa ödenmek üzere bankada üçer aylık vadeli hesapta tutulmasına, kamulaştırma konusu taşınmazın davacı idare adına tesciline karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri
1. Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; hükme esas bilirkişi raporunda dava konusu taşınmaza birim fiyat takdir ederken verim miktarlarının ve ürün satış fiyatlarının yüksek, üretim masraflarını ise düşük aldığını, taşınmaz için tespit edilen kapitalizasyon faiz oranının düşük olduğunu, yöre gerçeklerini yansıtmadığını, alınması gereken kapitalizasyon faiz oranının en az % 8-9 olması gerektiğini, tüm bu nedenlerle yerel mahkeme kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılması istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.

2. Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmazın arsa niteliğinde olduğunu, davaya konu taşınmazın sulu nitelikte olduğunu, bilirkişi raporundaki ürün münavebesi sisteminin yörenin gerçekleriyle bağdaşmadığını, taşınmazların bulunduğu bölgede zeytin ürününün veriminin resmi verilerden düşük belirlenmesinin hatalı olduğunu, kamulaştırma bedelinin çok düşük belirlenmesine yol açtığını, kapitalizasyon faiz oranının en az % 4 alınması gerektiğini, objektif değer artış oranının en az % 500 oranında olması gerektiğini, taşınmaz üzerindeki mütemmim cüz niteliğindeki ağaçların değeri çok düşük alındığını ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılması istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; arazi niteliğindeki taşınmaza net gelir metoduna göre değer biçilmesinin doğru olduğu; ancak aynı kamulaştırma kapsamında istinaf ve temyiz incelemesinden geçen dosyalarda % 40 oranında objektif değer artış oranı uygulandığından taşınmazın fiilen arazi ve zeytinlik olarak belirlenmiş kısımları dikkate alınarak yapılan resen hesaplamaya göre ayrıca ağaç bedeli dahil edilmeden belirlenen bedel üzerinden davalıya neması ile birlikte ödenmek üzere 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin iki numaralı alt bendi gereğince düzeltilerek yeniden esas hakkında hüküm kurulmuştur.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
1. Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri tekrar ederek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.

2. Davalı vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri tekrar etmiş ayrıca taşınmazın sulu kabul edilmesi gerektiğini, keşif esnasında bu hususun belirlenmediğini, objektif değer artış oranın %100 olması gerektiğini, belirlenen bedelin taşınmazın gerçek karşılığı olması gerektiğini ileri sürerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme
Uyuşmazlık, dava konusu taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti ve idare adına tescili istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Kanun’un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. 2942 sayılı Kanun’un 10 uncu maddesinin sekizinci fıkrası ile 11 inci maddesi.

3. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesi ile 369 uncu maddesinin birinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Kısmen arazi kısmen kapama zeytin bahçesi niteliğindeki Mersin ili, … ilçesi, … Mahallesi 941 parsel sayılı taşınmaza 2942 sayılı Kanun’un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (f) bendi uyarınca gelir metodu esas alınarak değer biçilmesine ilişkin ilk derece mahkemesinden verilen karara karşı yapılan istinaf başvurularının, kabulü ile bedel ödeme ve faiz yönünden hükmün düzeltilerek yeniden esas hakkında karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.

3. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukukî nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre taraf vekillerinin aşağıdaki bent kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

4. Davaya konu taşınmazın parsel numarası 941 olduğu halde 944 olarak yazılması infazda tereddüt yaratacağından bu husus bozmayı gerektirir.

Ne var ki bu hatanın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin ikinci fıkrası hükmü uyarınca mahkeme kararının düzeltilerek onanması gerekir.

VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Tarafların Bölge Adliye Mahkemesi kararına yönelik temyiz itirazının kısmen kabulü ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının hüküm fıkrasının ikinci bendinden “944” rakamlarının çıkartılarak, yerine “941” rakamlarının yazılması suretiyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA,

Davalıdan peşin alınan temyiz karar harcının istenildiğinde iadesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 26.01.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.