YARGITAY KARARI
DAİRE : 5. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/10591
KARAR NO : 2022/14033
KARAR TARİHİ : 17.10.2022
MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi
Taraflar arasındaki davada İstanbul 10. Tüketici ile Bursa 4. Tüketici Mahkemelerince ayrı ayrı yetkisizlik kararı verilmesi nedeni ile dosyada son karar bölge adliye mahkemelerinin faaliyete geçmesinden sonra verilmiş ise de iki farklı bölge adliye mahkemesinin yargı çevresinde kalan mahkemelerce karşılıklı olarak yetkisizlik kararı verilmiş olması ve 5235 sayılı Kanunun 36/3. maddesi gereğince bölge adliye mahkemeleri hukuk dairelerinin görevinin yargı çevresi içerisinde bulunan adlî yargı ilk derece hukuk mahkemeleri arasındaki yetki ve görev uyuşmazlıklarını çözmek olduğundan yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü:
– K A R A R –
Dava, itirazın iptali istemine ilişkindir.
İstanbul 10. Tüketici Mahkemesince, davanın davacı vekili tarafından UYAP sistemi üzerinden açıldığı, dosyanın tevzi edilmesi üzerine 06.05.2022 tarihli tensip zaptının hazırlanmış olduğu, ancak davacı vekilinin aynı tarihli ve tensibin onayından önce talep dilekçesi sunarak davanın Bursa Nöbetçi Tüketici Mahkemesinde açılacak iken, sehven İstanbul Tüketici Mahkemesi’nde açılmış olduğunu belirterek, dosyanın Bursa Nöbetçi Tüketici Mahkemesi’ne gönderilmesini talep ettiği, bu durumda davanın sehven açılmış olduğu beyanı, davacı vekilinin talebi ile davalının adresinin de Bursa İli’nde olduğu hususları ve usul ekonomisi dikkate alınarak, tensip zaptının iptali ile dosyanın, Bursa Nöbetçi Tüketici Mahkemesine tevzi edilmek üzere, Bursa Adliyesi Hukuk Mahkemeleri Tevzi Bürosuna gönderilmesine karar verilmiştir.
Bursa 4. Tüketici Mahkemesince ise, dava dilekçesinin İstanbul Nöbetçi Tüketici Mahkemesine hitaben yazıldığı, bu durumda davanın sehven farklı yerde açıldığının kabul edilemeyeceği, dava dilekçesinin davalı yana tebliğ edilmediği, davalı tarafça süresinde ve usulüne uygun şekilde yapılmış bir yetkisizlik itirazı bulunmadığı, davanın hukuki niteliği gereği kesin yetki kuralı teşkil etmeyen ve süresi içerisinde ileri sürülmeyen yetki itirazı üzerine mahkemece kendiliğinden gönderme yahut yetkisizlik kararı verilemeyeceği, 6100 sayılı HMK’nın 19/2. maddesine göre, yetkinin kesin olmadığı davalarda, davalı, süresi içinde ve usulüne uygun olarak yetki itirazında bulunmazsa, davanın açıldığı mahkeme yetkili hâle gelir düzenlemesi karşısında davalının usulüne uygun yetki itirazda bulunulmadığı ve kesin yetki kuralının bulunmadığından, uyuşmazlığın davanın ilk açıldığı yer olan İstanbul 10. Tüketici Mahkemesinde görülmesi gerektiği gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir.
Yargı yeri belirlenmesini gerektiren sebepler 6100 sayılı HMK’nın 21. maddesinde;
“(1)Aşağıdaki hâllerde, davaya bakacak mahkemenin tayini için yargı yeri belirlenmesi yoluna başvurulur:
a) Davaya bakmakla görevli ve yetkili mahkemenin davaya bakmasına herhangi bir engel çıkarsa,
b) İki mahkeme arasında yargı çevrelerinin sınırlarının belirlenmesi konusunda bir tereddüt ortaya çıkarsa,
c) İki mahkeme de görevsizlik kararı verir ve bu kararlar kanun yoluna başvurulmaksızın kesinleşirse,
ç) Kesin yetki hâllerinde, iki mahkeme de yetkisizlik kararı verir ve bu kararlar kanun yoluna başvurulmaksızın kesinleşirse” şeklinde düzenlenmiştir.
Somut olayda, mahkemelerce verilen kararlar kesinleşmiş ise de, iki mahkeme arasında karşılıklı olarak verilmiş bir yetkisizlik kararı bulunmamaktadır. Davanın ilk açıldığı İstanbul 10. Tüketici Mahkemesince, dosyanın Bursa Nöbetçi Tüketici Mahkemesine tevzi edilmek üzere, Bursa Adliyesi Hukuk Mahkemeleri Tevzi Bürosuna gönderilmesine karar verildiği dikkate alındığında yargı yeri belirlemesi için aranan “iki mahkeme arasında olumsuz yetki uyuşmazlığı bulunması” koşulunun henüz gerçekleşmediği kuşkusuzdur. Bu nedenle yargı yerinin belirlenmesi koşulları oluşmadığından dosyanın mahalline iadesine karar vermek gerekmiştir.
Bu aşamada yargı yeri belirleme koşulları bulunmayan dosyanın MAHALLİNE İADESİNE, 17.10.2022 gününde oy birliğiyle karar verildi.