YARGITAY KARARI
DAİRE : 5. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/1034
KARAR NO : 2022/9298
KARAR TARİHİ : 25.05.2022
MAHKEMESİ : … Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi
Taraflar arasında görülen davanın yapılan yargılaması sonucunda; ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf incelemesi üzerine bölge adliye mahkemesinin yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmünün Yargıtay’ca incelenmesi taraf vekillerince istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:
– K A R A R –
Dava, kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili istemine ilişkindir.
İlk derece mahkemesince davanın kabulüne ilişkin verilen karara karşı, taraf vekillerince yapılan istinaf başvurusunun İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi’nce esastan reddine karar verilmiş olup; hüküm, taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
Aşağıda açıklanan gerekçelerle İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi’nin esastan ret kararı kaldırıldıktan sonra Menderes 2. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 26/11/2019 tarih, 2017/66 Esas – 2019/510 Karar sayılı kararının incelenmesinde;
Mahkemece bilirkişi incelemesi yaptırılmış ise de, alınan rapor hüküm kurmaya elverişli değildir. Şöyle ki;
Menderes Belediye Başkanlığı’nın 14.05.2018 tarihli yazısında davaya konu taşınmazların belediye mücavir alanı içinde olup belediye hizmetlerinden faydalandığı, taşınmazların bulunduğu bölgenin ekili olmadığı, zirai amaçlı olarak kullanılmadığı, merkezi konumda olduğu,Tapu Kadastro Genel Müdürlüğü’nün parsel sorgu sisteminde yapılan gözlemde etrafının meskun olduğu ve taşınmazın yakın çevresindeki taşınmazların Dairemiz denetiminden geçen dosyalarda arsa niteliğinde kabul edildiği nazara alındığında; davaya konu … İli, … İlçesi, … Mahallesi, … parsel sayılı taşınmazlar arsa niteliğindedir.
Kamulaştırma Kanunu’nun kıymet takdir esaslarını belirten 11.maddesinin 1.fıkrasının arsalara ilişkin (g) bendi uyarınca, arsaların bedelinin değerlendirme gününden önceki özel amacı olmayan emsal satışlara göre hesaplanması zorunludur.Bu itibarla, emsal satışların değerlendirme tarihindeki karşılıklarının fiyat artış endekslerinin uygulanması suretiyle tespiti, bundan sonra emsal ile dava konusu taşınmazın eksik ve üstün yönlerinin neler olduğu ve oranları açıklanmak suretiyle değer biçilmesi gerekir.Bu durumda; taraflara, dava konusu taşınmaza yakın bölgelerden ve yakın zaman içinde satışı yapılan benzer yüzölçümlü satışları bildirmeleri için imkan tanınması, lüzumu halinde re’sen emsal celbi yoluna gidilmesi, taşınmazın, değerlendirme tarihi itibarıyla, emsal alınacak taşınmazın ise satış tarihi itibarıyla imar ya da kadastro parselleri olup olmadığı ilgili Belediye Başkanlığı ve Tapu Müdürlüğü’nden sorulması, ayrıca dava konusu taşınmazın; imar planındaki konumu, emsallere ve değerini etkileyen merkezi yerlere olan uzaklığını da gösterir krokisi ve dava konusu taşınmaz ile emsal taşınmazların re’sen belirlenen vergi değerleri ve emsal taşınmazların satış akit tablosu getirtilerek, dava konusu taşınmazın değerlendirmeye esas alınacak emsallere göre ayrı ayrı üstün ve eksik yönleri ve oranları açıklanmak suretiyle yapılacak karşılaştırma sonucu değerinin belirlenmesi bakımından, yeniden oluşturulacak bilirkişi kurulu marifetiyle mahallinde keşif yapılarak alınacak rapor sonucuna göre hüküm kurulması gerektiğinin düşünülmemesi,
Doğru görülmemiştir.
Taraf vekillerinin temyiz itirazları yerinde olduğundan Menderes 2. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2017/66 E.- 2019/510 K. sayılı mahkeme kararının HMK’nın 371. maddesi uyarınca BOZULMASINA, HMK’nın 373/1. maddesi uyarınca kararın bir örneğinin İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi’ne GÖNDERİLMESİNE, taraf vekillerinden peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine, 25/05/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.