YARGITAY KARARI
DAİRE : 5. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2021/5652
KARAR NO : 2021/10806
KARAR TARİHİ : 04.10.2021
MAHKEMESİ : Konya Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi
Taraflar arasındaki davada Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi ile Konya Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi ayrı ayrı yetkisizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belli edilmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava, muris muvazaası nedeniyle tapu iptal ve tescil istemine ilişkindir.
Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesince, 5235 sayılı Adlî Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Bölge Adliye Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yetkileri Hakkında Kanun’un 25. maddesinin ikinci fıkrası ve 29.maddesinin birinci fıkrası ile 6087 sayılı Hâkimler ve Savcılar Kurulu Kanunu’nun 4.maddesi gereğince 06/06/2018 tarihli ve 217 sayı ile kararı ile Konya Bölge Adliye Mahkemesinin yargı çevresi belirlenerek 03/09/2018 tarihinde faaliyete geçirileceği belirlenmiştir.O halde istinaf incelemesi için Daireye gönderilen 29/09/2020 tarihli kararın, Konya Bölge Adliye Mahkemesi’nin 03/09/2018 tarihi itibariyle faaliyete geçtiği gözetilerek Kulu Asliye Hukuk Mahkemesinin 2017/528 Esas, 2020/444 Karar sayılı dosyasının yargı yeri olan Konya Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesi hususunda mahkemesine geri çevrilmesine karar verilmiştir.
Konya Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesince, ilk derece mahkemesinin tedbire ilişkin kararlarına karşı Konya Bölge Adliye Mahkemesi faaliyete geçmeden önce istinaf yoluna başvurulduğu, incelemenin Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi tarafından yapıldığı, 5235 Sayılı Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Bölge Adliye Mahkemelerinin Kuruluş Görev ve Yetkileri Hakkında Kanuna eklenen ve ” Yargı çevresinin değişmesini” başlığını taşıyan Ek 1. Maddesine göre yetkili istinaf mahkemesinin Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 16.Hukuk Dairesi olduğu gerekçesiyle dairenin yetkisizliğine karar verilmiştir.
6100 sayılı HMK’nın 22. maddesi uyarınca “Yetkili mahkemenin bir davaya bakmasına herhangi bir engel bulunduğu yahut iki mahkeme arasında yargı çevrelerinin sınırlarının belirlenmesinde tereddüt ortaya çıktığı takdirde, yetkili mahkemenin tayininde, ilk derece mahkemeleri için bölge adliye mahkemelerine, bölge adliye mahkemeleri için Yargıtaya başvurulur.”
HMK’nın “Kanun Yolları” başlıklı sekizinci kısmının birinci bölümünde “istinaf” kanun yolu düzenlenmiş ve 341. maddesinin (1) numaralı fıkrasında “İlk derece mahkemelerinden verilen nihai kararlar ile ihtiyati tedbir, ihtiyati haciz taleplerinin reddi ve bu taleplerin kabulü hâlinde, itiraz üzerine verilecek kararlara karşı istinaf yoluna başvurulabilir” hükmünü içermektedir.
HMK’nın 391/3. ve 394/5. maddelerinde ihtiyati tedbire dair belirtilen (ilk derece) mahkeme kararlarına karşı kanun yoluna başvurulabileceği öngörülmüş; bu kanun yolunun ne anlama geldiği ise HMK’nın 341/1. maddesinde “ilk derece mahkemelerinden verilen … ihtiyati tedbir … taleplerinin reddi ve bu taleplerin kabulü hâlinde, itiraz üzerine verilecek kararlara karşı istinaf yoluna başvurulabilir” hükmü ile istinaf olarak açıkça belirtilmiştir.
694 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 136. maddesi ile 5235 sayılı Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Bölge Adliye Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yetkileri hakkında Kanuna ek 1. maddenin 1. fıkrasında: “Bölge adliye mahkemelerinin yargı çevresinin 25. madde uyarınca değişmesi halinde, bu değişikliğinin uygulanması durumunda Resmi Gazete’de belirlenen tarihten önce ilk derece mahkemelerince verilen kararların istinaf incelenmesinde, karar tarihi itibariyle yetkili bölge adliye mahkemelerince yargı çevresinin değiştiği gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilemez. Yargı çevresinin değiştirilmesinden önce istinaf incelemesinden geçen dosyalar, yeniden istinaf incelemesine konu edilmesi halinde de ilk incelemeyi yapan bölge adliye mahkemesince sonuçlandırılır.
Dosya kapsamından, Kulu Asliye Hukuk Mahkemesinin 06/11/2017 tarih ve 2017/528 Esas sayılı dosyasından davacının ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verildiği, bu ara karara karşı davacılar vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvuulduğu, istinaf incelemesinin Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesince yapıldığı ve dairece 27/12/2017 tarih 2017/1939 E. 2017/1437 K. Sayılı ilamı ile istinaf başvurusunun esastan reddine karar verildiği, Kulu Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 08/08/2018 tarihli ara kararı ile davalı … vekilinin talebinin reddine karar verildiği ve istinaf kanun yoluna başvurulduğu, dosyanın Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi’ne gönderildiği , dairece 01/11/2018 tarih 2018/1733 Esas 2018/1298 Karar sayılı ilamı ile istinaf dilekçesinin 6100 sayılı HMK’nin 396/2. maddesi uyarınca reddine karar verildiği, Kulu Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 10/04/2019 tarihli ara kararı ile davacılar vekilinin tedbirlerin kaldırılması kararına itirazının reddine karar verildiği, bu ara karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulduğu, , dairece 02/05/2019 tarih 2019/347 Esas 2019/340 Karar sayılı ilamı ile dosyadaki daha önceki istinaf başvurularının Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesince esastan reddine karar verildiği anlaşıldığından dairece yetkisizlik kararı verilerek dosyanın Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesine gönderilmesi için geri çevrilmesine karar verildiği bunun üzerine dosyanın Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesine gönderildiği ve dairece 18/07/2019 tarih 2019/886 Esas, 2019/872 Karar sayılı ilamı ile davacıların Kulu Asliye Hukuk Mahkemesinin 10/04/2019 tarihli, 2017/528 esas sayılı ara kararına karşı davacı tarafın 19/04/2019 tarihli istinaf başvuru dilekçesinin 6100 sayılı HMK’nin 396/2. maddesi uyarınca reddine karar verildiği anlaşılmaktadır. Bu durumda uyuşmazlığın Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesince görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir.
Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince; Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 04/10/2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.