Yargıtay Kararı 5. Hukuk Dairesi 2021/5315 E. 2022/4216 K. 10.03.2022 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 5. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2021/5315
KARAR NO : 2022/4216
KARAR TARİHİ : 10.03.2022

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasında görülen davanın yapılan yargılaması sonucunda; ilk derece mahkemesince verilen kararın Yargıtay’ca incelenmesi taraf vekillerince istenilmiş, davalı vekili de temyiz dilekçesinde duruşma isteminde bulunmuş olmakla, duruşma için belirlenen 10/03/2022 günü temyiz eden davalı vekilinin yüzüne karşı, usulüne göre çağrı kağıdı gönderilmesine rağmen gelmediğinden davacı idare vekilinin yokluğunda duruşmaya başlanarak gelen vekilin sözlü açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü.

– K A R A R –

Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu’nun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın yol olarak tapudan terkini istemine ilişkindir.
Mahkemece, uyulan bozma kararı gereğince inceleme ve işlem yapılarak hüküm kurulmuş; karar, taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
Kısmen kapama kiraz kısmen de kapama şeftali bahçesi niteliğindeki taşınmaza gelir metodu esas alınarak değer biçilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir. Bu nedenle taraf vekillerinin sair temyiz itirazları yerinde değildir. Ancak,
Anayasa Mahkemesi’nin 27.11.2020 gün 31317 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanan ve 16/07/2020 tarih 2018/104 Esas, 2020/39 Karar sayılı kararı ile 7139 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu’nun 10/8. fıkrasının dördüncü cümlesi ‘idarenin kıymet takdir komisyonunca tespit edilen bedelden az olması durumunda hakim tarafından tespit edilen bedel, peşin ve nakit olarak hak sahibi adına, kalanı ise bedele ilişkin kararın kesinleşmesine kadar üçer aylık vadeli hesapta nemalandırılmak ve kesinleşen karara göre hak sahibine verilmek üzere’ bölümü ile yedinci cümlesinde yer alan ‘idarenin kıymet takdir komisyonunca tespit ettiği bedelden fazla olması halinde fazla olan tutarın bloke edildiğine’ ibaresinin Anayasa’ya aykırı olduğu ve iptal edildiği nazara alınarak karar tarihinden sonra fark bedelin 25.01.2021 tarihli ek karar ile derhal ödenmesine ve karar tarihi itibariyle ödenemeyen bu bedele, ödeme kararının verildiği tarihe kadar yasal faiz uygulanmasına hükmedilmiş ise de bu konuda verilen ek kararda sehven fark bedel 135.007,04-TL’nin ödenmesine karar verilmesi gerekirken, infazda tereddüt oluşturacak şekilde maddi hata sonucu, bozma öncesi tespit edilen 47.267,19-TL’nin ödenmesine karar verilmesi,
Doğru değilse de, bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden,
a) Ödemeye ilişkin 25.01.2021 tarihli ek kararın hüküm fıkrasının 1 numaralı bendinde geçen (47.267,19) rakamlarının hükümden çıkartılmasına, yerine (135.007,04-TL) rakamlarının yazılmasına,
b) Aynı ek kararın 2 numaralı bendinde geçen (ek karar tarihine) ibaresinin hükümden çıkartılmasına, yerine (Yargıtay 5. Hukuk Dairesi’nin ilam tarihi olan 10.03.2022 tarihine kadar) ibaresinin yazılmasına,
Hükmün böylece DÜZELTİLEREK ONANMASINA, davacı idare harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına, davalıdan peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine, temyiz eden davalı yararına yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca takdir olunan 3.815,00-TL vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine, 10/03/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.