YARGITAY KARARI
DAİRE : 5. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2021/4566
KARAR NO : 2022/5297
KARAR TARİHİ : 24.03.2022
MAHKEMESİ : Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi
Taraflar arasında görülen davanın yapılan yargılaması sonucunda; ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf incelemesi üzerine bölge adliye mahkemesinin yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmünün Yargıtay’ca incelenmesi davalı Hazine temsilcisi tarafından istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:
– K A R A R –
Dava, 4721 sayılı TMK’nın 1007. maddesi uyarınca tazminat istemine ilişkindir.
İlk derece mahkemesince davanın kabulü ile 84.764,00 TL tazminatın dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine ilişkin olarak verilen karara karşı, davalı Hazine temsilcisi tarafından yapılan istinaf başvurusunun Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi’nce esastan reddine karar verilmiş olup; hüküm, davalı Hazine temsilcisince temyiz edilmiştir.
Aşağıda açıklanan gerekçelerle Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi’nin istinaf başvurusunun esastan ret kararı kaldırıldıktan sonra Karakoçan Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2015/245 E – 2019/193 K sayılı kararının incelenmesinde;
Dosyanın incelenmesinden, dava konusu Bingöl İli, Yayladere İlçesi, Çayağzı Köyü, 104 ada 163 parsel sayılı, 1.512,76 m² yüzölçümlü, değirmen ve arsası vasıflı taşınmazın 12/03/1975 tarih ve 2 cilt, 20 sahife, 75 sıra nolu, 300 m² yüzölçümlü tapu kaydı dayanak alınarak davacı adına tespit edildiği, Orman Genel Müdürlüğü tarafından açılan kadastro tespitine itiraz davası sonucunda Karakoçan Kadastro Mahkemesi’nin 2009/25 Esas, 2011/57 Karar sayılı kararı ile taşınmazın kadastro tespitinin iptali ile orman vasfı ile Hazine adına tesciline karar verildiği, kararın temyiz incelemesinden geçerek 25/11/2011 tarihinde kesinleştiği; 104 ada 153 parsel sayılı, 9.144,23 m² yüzölçümlü, tarla vasıflı taşınmazın 12/03/1975 tarih ve 2 cilt, 19 sahife, 70 sıra nolu, 5.600 m² yüzölçümlü tapu kaydı dayanak alınarak davacı adına tespit edildiği, Orman Genel Müdürlüğü tarafından açılan kadastro tespitine itiraz davası sonucunda Karakoçan Kadastro Mahkemesi’nin 2009/17 Esas, 2010/249 Karar sayılı kararı ile taşınmazın kadastro tespitinin iptali ile orman vasfı ile Hazine adına tesciline karar verildiği, kararın temyiz incelemesinden geçmeksizin 31/01/2011 tarihinde kesinleştiği; 104 ada 145 parsel sayılı, 4.915,70 m² yüzölçümlü, tarla vasıflı taşınmazın senetsizden davacı adına tespit edildiği, Orman Genel Müdürlüğü tarafından açılan kadastro tespitine itiraz davası sonucunda Karakoçan Kadastro Mahkemesinin 2009/51 Esas, 2011/78 Karar sayılı kararı ile taşınmazın kadastro tespitinin iptali ile orman vasfı ile Hazine adına tesciline karar verildiği, kararın temyiz incelemesinden geçerek 06/03/2012 tarihinde kesinleştiği, eldeki davanın 13/08/2015 tarihinde açıldığı anlaşılmaktadır.
Dosyada bulunan kanıt ve belgelere, kararın dayandığı gerekçelere göre; arazi niteliğindeki Bingöl İli, Yayladere İlçesi, Çayağzı Köyü, 104 ada 163 ve 153 parsel sayılı taşınmazlara gelir metodu esas alınarak değer biçilmesine ve taşınmazların gerçek bedelinin TMK’nın 1007. maddesi gereğince davalı Hazine’den tahsiline karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Bu nedenle bu parseller açısından davalı Hazine temsilcisinin temyiz itirazlarının reddine karar verilmiştir.
Davalı Hazine temsilcisinin 104 ada 145 parsel sayılı taşınmaza ilişkin temyiz itirazları yönünden;
Dava konusu 104 ada 145 parsel sayılı taşınmaz kadastro çalışmaları sırasında senetsizden davacı adına tespit edilmiştir. Bu taşınmaza ilişkin Karakoçan Kadastro Mahkemesi’nin 2009/51 Esas, 2011/78 Karar sayılı dosyası dosya arasında bulunmasa da gerekçeli karar içeriğinden, tespit maliki …’ın yargılama sırasında 26/04/1951 tarih ve 54 cilt, 22 sahife – sıra nolu, 2.000 m² yüzölçümlü tapu kaydı sunduğu ve keşifte bu tapu kaydının uygulamasının yapıldığı anlaşılmaktadır. Davacı bu tapu kaydına dayanarak 104 ada 145 parsel sayılı taşınmaz için tazminat talebinde bulunduğu anlaşılmakla;
1)Mahkemece bu tapu kaydı getirtilmeden, tapu kaydının kadastro çalışmaları sırasında herhangi bir parsele revizyon görüp görmediği araştırılmadan eksik inceleme ile hüküm kurulması,
2)Dava dilekçesi ekinde sunulan kayıt örneğine göre, davacının tapu kaydına … oğlu …’la eşit hissede malik olduğu gözetilmeden, tapu kaydının tek maliki davacıymış gibi, davacı lehine tazminata hükmolunması,
Doğru görülmemiştir.
Davalı Hazine temsilcisinin temyiz itirazları yerinde olduğundan Karakoçan Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2015/245 E – 2019/193 K sayılı hükmünün açıklanan nedenlerle HMK’nın 371. maddesi uyarınca BOZULMASINA, HMK’nın 373/1 maddesi gereğince kararın bir örneğinin Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi’ne GÖNDERİLMESİNE, davalı Hazine harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına, 24/03/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.