YARGITAY KARARI
DAİRE : 5. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2021/1597
KARAR NO : 2021/6701
KARAR TARİHİ : 29.04.2021
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili ve ecrimisil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kısmen kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay’ca incelenmesi, davacılar ile davalıladan TEDAŞ Genel Müdürlüğü vekillerince verilen dilekçeler ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:
– K A R A R –
Dava, kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili ve ecrimisil istemine ilişkindir.
Mahkemece uyulan bozma kararı gereğince inceleme ve işlem yapılarak hüküm kurulmuş, karar davacılar ile davalıladan TEDAŞ Genel Müdürlüğü vekillerince temyiz edilmiştir.
Mahkemece bozma ilamına uyulduğu belirtilmiş ise de, gerekleri tam olarak yerine getirilmemiştir. Şöyle ki;
1- Hükme esas alınan bilirkişi raporunda kıyasi emsal olarak incelenen emsalin satış tarihi 13/03/2017 tarihli olup, dava tarihi 17/07/2013’tür. Buna göre dava tarihinden sonraki emsal satışa dayanan bilirkişi raporu hüküm kurmaya elverişli olmadığı gibi,
Dava konusu Kızıltepe İlçesi … Mahallesi 76 ada 1,3,6,7 ve 77 ada 1, 2 parsel sayılı taşınmazlar ile emsal taşınmazların 2013 yılında, Arsa Metrekare Rayiç Bedeli Takdir Komisyonu tarafından resen belirlenen emlak vergisine esas olan m² değerleri ilgili Belediye Başkanlığı Emlak Müdürlüğünden getirtilip, dava konusu taşınmazın değerlendirme tarihi itibariyle; hükme esas alınan bilirkişi raporunda somut emsal kabul edilen taşınmazların ise bilirkişilerce değerlendirmeye esas alınan satış tarihi itibariyle fiili imar uygulaması sonucu oluşan imar parselleri mi, yoksa imar planına dahil olmakla birlikte olduğu gibi bırakılan kadastro parselleri mi oldukları ilgili Belediye İmar Müdürlüğü ile Tapu Müdürlüğünden ayrı ayrı sorulup, alınacak cevaplara göre bilirkişi kurulu raporu denetlenmeden eksik inceleme ile karar verildiğinden rapor inandırıcı görülmemiştir.
Bu durumda; taraflara, dava konusu taşınmaza yakın bölgelerden ve yakın zaman içinde satışı yapılan benzer yüzölçümlü satışları bildirmeleri için imkan tanınması, lüzumu halinde re’sen emsal celbi yoluna gidilmesi, taşınmazın, değerlendirme tarihi itibariyle, emsal alınacak taşınmazın ise satış tarihi itibariyle imar ya da kadastro parselleri olup olmadığı ilgili Belediye Başkanlığı ve Tapu Müdürlüğünden sorulması, ayrıca dava konusu taşınmazın; imar planındaki konumu, emsallere ve değerini etkileyen merkezi yerlere olan uzaklığını da gösterir krokisi ve dava konusu taşınmaz ile emsal taşınmazların resen belirlenen vergi değerleri ve emsal taşınmazların satış akit tablosu getirtilerek, dava konusu taşınmazın değerlendirmeye esas alınacak emsallere göre ayrı ayrı üstün ve eksik yönleri ve oranları açıklanmak suretiyle yapılacak karşılaştırma sonucu değerinin belirlenmesi bakımından, yeniden oluşturulacak bilirkişi kurulu marifetiyle mahallinde keşif yapılarak alınacak rapor sonucuna göre hüküm kurulması gerektiğinin düşünülmemesi,
2-Dava konusu taşınmazın tapu kaydındaki ipotek ve hacizlerin bedele yansıtılmaması,
3-Kabule göre de;
Hükmedilen tazminat ve ecrimisil bedeli toplamı üzerinden karar ve ilam harcı hesaplanması gerekirken yalnızca tazminat bedeli üzerinden hesaplanması,
Doğru görülmemiştir.
Davacılar ile davalıladan TEDAŞ Genel Müdürlüğü vekillerinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle H.U.M.K.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz edenlerden peşin alınan temyiz harçlarının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harçlarının Hazineye irad kaydedilmesine, 29/04/2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.