Yargıtay Kararı 5. Hukuk Dairesi 2021/13033 E. 2022/5661 K. 28.03.2022 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 5. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2021/13033
KARAR NO : 2022/5661
KARAR TARİHİ : 28.03.2022

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasında görülen davanın yapılan yargılaması sonucunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay’ca incelenmesi, davacı idare vekilince verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:

– K A R A R –

Dava, 4650 sayılı Yasa ile değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ile kamulaştırılan taşınmazın Hazine adına tescili istemine ilişkindir.
Mahkemece uyulan bozma kararı gereğince inceleme ve işlem yapılarak hüküm kurulmuş, karar davacı idare vekilince temyiz edilmiştir.
Bozma kararına uyulmuşsa da; gerekleri tam olarak yerine getirilmemiştir. Şöyle ki;
1-Dava konusu taşınmazlardan Sürmelikoç Köyü, 101 ada 22 parsel sayılı taşınmaza bozma öncesi kuru tarım arazisi niteliğinde olup vasfında bir isabetsizlik görülmediği halde bozma sonrası sulu arazi kabulü ile kapitalizasyon faiz oranı % 4 ile yapılan hesaplama ile fazla bedele hükmedilmesi,
2-Anayasa Mahkemesinin 27/11/2020 gün 31317 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 16/07/2020 tarih, 2018/104 Esas, 2020/39 Karar sayılı kararı ile 7139 sayılı Kanunla Değişik Kamulaştırma Kanunun 10/8. fıkrasının dördüncü cümlesi; “idarenin kıymet takdir komisyonunca tespit edilen bedelden az olması durumunda hâkim tarafından tespit edilen bedel, fazla olması durumunda idarenin kıymet takdir komisyonunca tespit ettiği bedel, peşin ve nakit olarak hak sahibi adına, kalanı ise bedele ilişkin kararın kesinleşmesine kadar üçer aylık vadeli hesapta nemalandırılmak ve kesinleşen karara göre hak sahibine verilmek üzere” bölümü ile yedinci cümlesinde yer alan “idarenin kıymet takdir komisyonunca tespit ettiği bedelden fazla olması halinde fazla olan tutarın bloke edildiğine” ibaresinin Anayasa’ya aykırı olduğu ve iptal edildiği nazara alınarak, ödenmemişse üçer aylık vadeli hesaba aktarılmasına karar verilen 4.261,13 TL kamulaştırma bedeline dava tarihinden 4 ay sonrasından başlayarak Dairemiz karar tarihine kadar yasal faiz işletilmesi ve derhal ödenmesine karar verilmesi gerektiğinin düşünülmemesi,
Doğru değil ise de, bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden,
Gerekçeli kararın hüküm fıkrasının;
1- 3 nolu bendinde yer alan (127.029,42) ve (29.242,03) rakamlarının çıkarılmasına yerine sırasıyla (102.048,52) ve (4.261,13) rakamlarının yazılmasına ve (3’er aylık vadeli hesaba dönüştürülerek bedele ilişkin kararın kesinleşmesi ile) ibaresinin çıkartılmasına, yerine (üçer aylık vadeli hesapta işlemiş nemaları ile birlikte derhal) ibaresinin yazılmasına,
2-4 nolu bendinde yer alan (29.242,03) rakamının çıkarılmasına yerine (4.261,13) rakamının yazılmasına ayrıca, (kararın kesinleşmesine kadar) ve (işleyen faizin kararın kesinleşmesi ile davalıya ödenmesine), ibarelerinin çıkartılmasına, yerine (Yargıtay 5. Hukuk Dairesi karar tarihi olan 28.03.2022’e kadar) ibaresinin yazılmasına,
3- Ayrı bir bent ekleyerek ( idarece fazla yatırılan 24.937,32 TL fark bedelin davacıdan alıanarak davalı idareye iadesine)
Hükmün böylece DÜZELTİLEREK ONANMASINA, peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine, 28/03/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.