YARGITAY KARARI
DAİRE : 5. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2020/9943
KARAR NO : 2021/11199
KARAR TARİHİ : 12.10.2021
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tapuya tescili davasının kabulüne dair verilen yukarıda tarih ve numaraları yazılı hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı idare ve davalı … ile … vekillerince verilen dilekçelerle istenilmiş; davalı … vekili de temyiz dilekçesinde duruşma isteminde bulunmuş olmakla, duruşma için belirlenen 12/10/2021 temyiz eden davalı … ile … vekillerinin yüzlerine karşı; usulüne göre çağrı kağıdı gönderilmesine rağmen gelmediğinden temyiz eden davacı idare ile aleyhine temyiz olunan diğer davalılar vekillerinin yokluklarında duruşmaya başlanarak sözlü açıklamalar da dinlendikten ve dosyadaki kağıtlar okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü.
– K A R A R –
Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tapuya tescili istemine ilişkindir.
Mahkemece uyulan bozma kararı gereğince inceleme ve işlem yapılarak hüküm kurulmuş, karar davacı idare, davalı … ve davalı … vekillerince ayrı ayrı temyiz edilmiş, 28.01.2021 tarihli ek karar da davalı … vekilince süresi içerisinde temyiz edilmiştir.
6100 sayılı HMK’nun 304. maddesi uyarınca; “hükümdeki yazı ve hesap hataları ile diğer benzeri açık hatalar mahkemece re’sen veya taraflardan birinin talebi üzerine düzeltilebilir.” HMK’nın 305. maddesindeki “hüküm yeterince açık değilse veya icrasında tereddüt uyanıyor yahut birbirine aykırı fıkralar içeriyorsa icrası tamamlanıncaya kadar taraflardan her biri hükmün açıklanmasını veya tereddüt ya da aykırılığın giderilmesini isteyebilir.” hükümleri gözetildiğinde yasal faizin bitiş tarihi yönünden düzeltme yapılamayacağından ek kararın bu yönden kaldırılmasına karar verildikten sonra yapılan inceleme de;
Arsa niteliğindeki Uşak İli, Merkez İlçesi, … Mahallesi 315 ada 166 parsel sayılı taşınmaz ile emsalin üstün ve eksik yönleri belirlenip kıyaslaması yapılarak zeminine; resmi birim fiyatları esas alınıp, yıpranma payı da düşülerek yapıya değer biçilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir. Ancak;
1- Kendisini vekil ile temsil ettiren davalılar lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca tek vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken ayrı ayrı vekalet ücreti takdir edilmesi,
2- Bozma kararı öncesi hüküm altına alınan fark bedele ilk karar tarihine kadar faiz işletilmesi gerektiğinin düşünülmemesi,
Doğru olmadığı gibi,
3-Anayasa Mahkemesinin 27/11/2020 gün 31317 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 16/07/2020 tarih 2018/104 Esas – 2020/39 Karar sayılı kararı ile 7139 sayılı Kanunla Değişik Kamulaştırma Kanun’un 10/8. fıkrasının dördüncü cümlesi; “idarenin kıymet takdir komisyonunca tespit edilen bedelden az olması durumunda hâkim tarafından tespit edilen bedel, fazla olması durumunda idarenin kıymet takdir komisyonunca tespit ettiği bedel, peşin ve nakit olarak hak sahibi adına, kalanı ise bedele ilişkin kararın kesinleşmesine kadar üçer aylık vadeli hesapta nemalandırılmak ve kesinleşen karara göre hak sahibine verilmek üzere” bölümü ile yedinci cümlesinde yer alan “idarenin kıymet takdir komisyonunca tespit ettiği bedelden fazla olması halinde fazla olan tutarın bloke edildiğine” ibaresinin Anayasa’ya aykırı olduğu ve iptal edildiği nazara alınarak kamulaştırma bedeline dava tarihinden 4 ay sonrasından başlayarak ek karar tarihine kadar yasal faiz işletilmesi ve derhal ödenmesi gerektiğinden,
a) Gerekçeli kararın hüküm fıkrasının 10, 11 ve 12 nolu bentlerinin çıkartılmasına, yerine ayrı bir bent olarak (Davalılar kendilerini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesaplanan 3.400,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,) cümlesinin yazılmasına,
b) Gerekceli kararın hüküm fıkrasına ayrı bir bent olarak ( Bozma öncesi hüküm altına alınan ve davalılara ödenmesine karar verilen toplam 52.328,61 TL bedele 22.11.2014 tarihinden ilk karar tarihi olan 25.11.2015 tarihine kadar yasal faiz işletilmesine, işletilecek yasal faizin davacı idareden alınarak davalılara verilmesine) cümlesinin eklenmesine,
c) Gerekceli kararın hüküm fıkrasının 1 nolu bendinde yeralan (üçer aylık vadeli hesapta nemalandırılarak karar kesinleştiğinde) ibaresinin çıkatılmasına, yerine (derhal) kelimesinin yazılmasına, 2 nolu bendinde yeralan ( kararın kesinleşmesine kadar işlenmiş yasal faizlerin) ibaresinin çıkartılmasına, yerine (ek karar tarihi olan 28.01.2021 tarihine kadar işleyecek yasal faizin) ibaresinin yazılmasına,
Hükmün böylece DÜZELTİLEREK ONANMASINA, temyiz edenlerden peşin alınan temyiz harçlarının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harçlarının Hazineye irad kaydedilmesine, temyiz eden davalı … ve … yararına yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca takdir olunan 3.050,00-TL. vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine, 12/10/2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.