Yargıtay Kararı 5. Hukuk Dairesi 2020/7231 E. 2021/4238 K. 29.03.2021 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 5. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2020/7231
KARAR NO : 2021/4238
KARAR TARİHİ : 29.03.2021

MAHKEMESİ: … 3. Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın yol olarak tapudan terkini davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay’ca incelenmesi, davacı idare ile davalılardan … vekillerince verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü.
K A R A R –
Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın yol olarak tapudan terkini istemine ilişkindir.Mahkemece, uyulan bozma kararı gereğince inceleme ve işlem yapılarak hüküm kurulmuş; karar, davacı idare ile davalılardan … vekillerince temyiz edilmiştir.Arazi niteliğindeki … İli, … İlçesi, … Köyü, 674 parsel sayılı taşınmazın zemininin 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 11/1-f maddesi uyarınca olduğu gibi kullanılması halinde getireceği net geliri üzerinden bilimsel yolla değerinin tespit edilmesine; üzerinde bulunan ve taşınmaz mala bahçe niteliği vermeyen ağaçlara ise maktuen değer biçilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Bu nedenle, davacı idare ile davalılardan … vekillerinin temyiz itirazları bozma ile kesinleşen yönlere ilişkin olduğundan yerinde değildir. Ancak;
1-Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin 12055/17 numaralı başvuru sonucu verilen 23.10.2018 tarihli kararı ve Anayasa Mahkemesinin 2016/9364 başvuru numaralı, 01.06.2019 gün 30791 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan kararı da göz önüne alındığında davacı idare lehine vekalet ücretine hükmedilmemesi gerektiğinin düşünülmemesi,
2-Anayasa Mahkemesi’nin 27.11.2020 gün 31317 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan ve 16/07/2020 tarih 2018/104 Esas, 2020/39 Karar sayılı kararı ile 7139 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu’nun 10/8. fıkrasının dördüncü cümlesi ‘idarenin kıymet takdir komisyonunca tespit edilen bedelden az olması durumunda hakim tarafından tespit edilen bedel, peşin ve nakit olarak hak sahibi adına, kalanı ise bedele ilişkin kararın kesinleşmesine kadar üçer aylık vadeli hesapta nemalandırılmak ve kesinleşen karara göre hak sahibine verilmek üzere’ bölümü ile yedinci cümlesinde yer alan ‘idarenin kıymet takdir komisyonunca tespit ettiği bedelden fazla olması halinde fazla olan tutarın bloke edildiğine’ ibaresinin Anayasa’ya aykırı olduğu ve iptal edildiği nazara alınarak fark bedele dava tarihinden 4 ay sonrasından başlayarak Dairemiz karar tarihine kadar yasal faiz işletilmesi ve derhal ödenmesi gerektiğinden,
Gerekçeli kararın hüküm fıkrasının;
a- 3. paragrafında yer alan (son hüküm) kelimelerinin hükümden çıkartılmasına, yerine (Dairemiz karar) kelimelerinin yazılmasına,
b-Davacı lehine hükmedilen vekalet ücretine ilişkin 9. paragrafının hükümden çıkartılmasına,
c-4.paragrafında yer alan (karar kesinleştiğinde) kelimelerinin hükümden çıkartılmasına, yerine (derhal ödenmesine ve) kelimelerinin yazılmasına,Hükmün böylece DÜZELTİLEREK ONANMASINA, davalı … ‘den peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 29/03/2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.