YARGITAY KARARI
DAİRE : 5. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2020/1120
KARAR NO : 2021/5212
KARAR TARİHİ : 12.04.2021
MAHKEMESİ : Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi
Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın yol olarak tapudan terkini davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne ilişkin ilk derece mahkemesinin kararına karşı taraf vekillerinin istinaf başvurusu üzerine Samsun Bölge Adliye Mahkemesinin 6. Hukuk Dairesinin istinaf istemlerinin esastan reddine dair kararı ile birlikte Trabzon 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2016/681 E. – 2019/199 K. sayılı kararın Yargıtay’ca incelenmesi taraf vekillerince verilen dilekçeler ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:
– K A R A R –
Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın yol olarak tapudan terkini istemine İlişkindir.
İlk derece mahkemesince davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karara karşı, taraf vekilleri tarafından yapılan istinaf başvurusunun Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesince esastan reddine karar verilmiş olup; hüküm, taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
Aşağıda açıklanan gerekçelerle Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesince verilen istinaf başvurusunun esastan ret kararı kaldırıldıktan sonra Trabzon 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2016/681 E. – 2019/199 K. sayılı kararının incelenmesinde,
Arsa niteliğindeki Ortahisar İlçesi, … Mahallesi 1233 ada 190 parsel sayılı taşınmaza 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 11/1-g maddesi uyarınca emsal karşılaştırması yapılarak, ağaçlara yaş, cins ve verim durumuna göre maktuen, yapıya ise resmi birim fiyatı esas alınıp yıpranma payı düşülerek değer biçilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Bu nedenle davacı idare vekilinin tüm, davalılar vekilinin ise aşağıdaki bentler dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde değildir. Şöyle ki;
1-Tespit edilen kamulaştırma bedelinden 1.103.651,88 TL’nin derhal ödenmesine ve kıymet takdiri ile fark 1.308.685,31 TL’nin ise 3’er aylık vadeli mevduatta nemalandırılmasına ve karar kesinleştikten sonra davalıya ödenmesine karar verilmiş olup, fark bedel davalıya karar tarihi itibariyle ödenemeyeceğinden, 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10/9. fıkrası uyarınca 1.308.685,31 TL’ye kararın kesinleşme tarihine kadar faiz işletilmesi gerektiği düşünülmeden tüm bedele karar tarihine kadar faiz işletilmesi,
Doğru olmadığı gibi;
2-Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin 12055/17 numaralı başvuru sonucu verilen 23.10.2018 tarihli kararı ve Anayasa Mahkemesinin 2016/9364 başvuru numaralı, 01.06.2019 gün 30791 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan kararı da göz önüne alındığında davacı idare lehine vekalet ücretine hükmedilmemesi gerektiğinden
a)Gerekçeli kararın hüküm fıkrasının 2 numaralı bendinin hüküm fıkrasından çıkartılmasına, yerine (Tespit edilen kamulaştırma bedelinin davalıya derhal ödenmesine karar verilen 1.103.651,88 TL’sine 03.07.2016 tarihinden karar tarihi olan 19.03.2019 tarihine kadar, kalan 1.308.685,31 TL’ye 03.07.2016 tarihinden kararın kesinleşme tarihine kadar yasal faiz işletilmesine,) cümlesinin yazılmasına,
b)Gerekçeli kararın hüküm fıkrasının; 8 numaralı bendinin hükümden çıkartılmasına, yerine (Davacı idare lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,) cümlesinin yazılmasına,
Hükmün böylece HMK’nun 370/2. maddesi uyarınca DÜZELTİLEREK ONANMASINA, HMK’nun 373/1. maddesi uyarınca kararın bir örneğinin Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi’ne GÖNDERİLMESİNE, davacı idare harçtan muaf olduğundan harç alınmamasına, davalılardan peşin alınan temyiz harçlarının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harçlarının Hazineye irad kaydedilmesine, 12/04/2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.