Yargıtay Kararı 5. Hukuk Dairesi 2020/1101 E. 2020/10374 K. 25.11.2020 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 5. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2020/1101
KARAR NO : 2020/10374
KARAR TARİHİ : 25.11.2020

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay’ca incelenmesi, taraf vekillerince verilen dilekçeler ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü.
– K A R A R –
Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili istemine ilişkindir.
Mahkemece uyulan bozma kararı gereğince inceleme ve işlem yapılarak davanın kabulüne karar verilmiş; karar,taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
Taraf vekillerinin aşağıdaki bentler kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları bozma ile kesinleşen yönlere ilişkin olduğundan yerinde değildir. Şöyle ki;
1)Bozma öncesi hükme esas bilirkişi raporunda dava konusu taşınmazın kuru tarım arazisi olarak değerlendirildiği, kapitalizasyon faiz oranının %6 olarak uygulandığı ve bu hususun bozma nedeni yapılmadığı anlaşıldığından, idare lehine usuli kazanılmış hak gözetilerek, bozma öncesi uygulanan münavebe ile bulunan net gelire % 6 oranında kapitalizasyon faizi ile % 100 objektif değer artışı uygulanarak ve taşınmaz üzerindeki yapıya 2012 yapı yaklaşık birim fiyatı olan 475,00 TL üzerinden belirlenen bedeli ile birlikte toplam 11.131,2 TL kamulaştırma bedeline hükmedilmesi gerekirken, taşınmazın sulu tarım arazisi olarak değerlendirilerek kapitalizasyon oranının % 4 olarak kabulü ile fazla bedel tespiti,
2) Davacı idare tarafından fazla depo edilen bedelin iadesine karar verilmemiş olması,
3)Bozma kararı öncesi tespit edilen 294 TL’ye, dava tarihinden 4 ay sonrası olan 04.08.2012 tarihinden ilk karar tarihine, 7139 sayılı Kanunla değişik Kamulaştırma Kanununun 10/8 fıkrası gereğince ilk kararla tespit edilen bedelin Idarece takdir edilen bedelden mahsubu ile hemen ödenmesine karar verilen fark bedel 25,28 TL’ye 04.08.2012 tarihinden ikinci karar tarihine, mahkemece bozma sonrası belirlenen kamulaştırma bedelinden, idarece belirlenen bedelin mahsubu ile oluşan ve 3’er aylık vadeli hesapta bloke edilen bedel 10.811,2 TL ye hak sahibine karar tarihi itibariyle ödenemeyeceğinden 04.08.2012 tarihinden kararının kesinleşme tarihine kadar yasal faiz işletilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi,
Doğru değil ise de; bu yanılgıların giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden,
Gerekçeli kararın hüküm fıkrasının;
a)1 nolu bendindeki (13.322,08) rakamlarının hüküm fıkrasından çıkartılmasına, yerine ( 11.131,2) rakamlarının yazılmasına,
b)3-B ve 4-B nolu bentlerindeki (13.002,08) rakamlarının hüküm fıkrasından çıkartılmasına, yerine (10.811.2) rakamlarının yazılmasına,
c) Ayrı bir bendi olarak (Fazla depo edilen 2.485,08 TL’nin davacı idareye iade edilmesine,) cümlesinin eklenmesine,
d)4 nolu bendinin ilk paragrafının hükümden çıkarılmasına, yerine (Bozma öncesi tespit edilen bedel 294 TL’ye 04.08.2012 tarihinden ilk karar tarihi 12.06.2012 tarihine kadar, ilk kararla tespit edilen bedelden idarece takdir edilen bedelin mahsubu ile fark bedel 25,28 TL ye bozma sonrası karar tarihi olan 12.12.2019 tarihine kadar, 3’er aylık vadeli hesapta bloke edilen bedel TL 10.811.2 TL’ye hak sahibine karar tarihi itibariyle ödenemeyeceğinden 04.08.2012 tarihinden karar kesinleşinceye kadar yasal faiz işletilmesine.) ibaresinin yazılmasına,
Hükmün böylece DÜZELTİLEREK ONANMASINA,davalıdan peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 25/11/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.