Yargıtay Kararı 5. Hukuk Dairesi 2019/9403 E. 2020/113 K. 13.01.2020 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 5. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2019/9403
KARAR NO : 2020/113
KARAR TARİHİ : 13.01.2020

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma konusu irtifak hakkı bedelinin tespiti ve bu hakkın davacı idare adına tescili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay’ca incelenmesi, taraf vekillerince verilen dilekçeler ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü.
– K A R A R –
Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma konusu irtifak hakkı bedelinin tespiti ve bu hakkın davacı idare adına tescili istemine ilişkindir.
Mahkemece uyulan bozma kararı gereğince inceleme ve işlem yapılarak hüküm kurulmuş; karar, taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
Bozma kararı sonrasında davacı idarece, dava konusu taşınmazdan geçen enerji nakil hattında yapılan güzergah değişikliği sebebiyle irtifak alanının 349,03 m2 olduğu belirtilerek dilekçesi ekinde idarece hazırlanan koordinatları gösterir krokisinin gönderilmesi üzerine mahkemece, irtifak alanının yeni yüz ölçümü üzerinden enerji nakil hattı güzergahı dikkate alınarak değer düşüklüğü oranı belirtilmek suretiyle irtifak hakkı karşılığının tespit edilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Bu nedenle taraf vekillerinin aşağıdaki bentler kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde değildir. Ancak;
1-Bozma öncesi tespit edilen ve ödenmesine hükmedilen 64.417,88 TL kamulaştırma bedeline ilk karar tarihi olan 17.02.2016 tarihine, bozma sonrası tespit edilen bedelden ilk karar ile ödenmesi hüküm altına alınmış olan bedelin mahsubu ile bulunan 24.903,02 TL kamulaştırma bedeline ise kararın kesinleşmesi ile ödenmesine karar verildiği gözetilerek kesinleşme tarihine kadar geçen süre için yasal faiz yürütülmesi gerekirken tüm bedele son karar tarihine kadar faize hükmedilmesi,
2-Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin 12055/17 numaralı başvuru sonucu verilen 23.10.2018 tarihli kararı ve Anayasa Mahkemesinin 2016/9364 başvuru numaralı, 01.06.2019 gün 30791 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan kararı da göz önüne alındığında davacı idare lehine vekalet ücretine hükmedilmemesi gerektiğinin düşünülmemesi,
Doğru değil ise de; bu yanılgıların giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden;
Gerekçeli kararın hüküm fıkrasının;
a- 4. bendindeki (tespit edilen 89.320,90 TL kamulaştırma bedelinin 02/08/2015 tarihinden karar tarihi olan 21/05/2019 tarihine kadar) ibaresinin hüküm fıkrasından çıkartılmasına, yerine ( bozma öncesi tespit edilen 64.417,88 TL kamulaştırma bedeline 02.08.2015 tarihinden ilk karar tarihi olan 17.02.2016 tarihine, bozma sonrası tespit edilen fark 24.903,02 TL kamulaştırma bedeline ise 02.08.2015 tarihinden kararın kesinleşme tarihine kadar,) ibaresinin yazılmasına,
b-İdare lehine hükmedilen vekalet ücretine ilişkin 9.bendinin hüküm fıkrasından çıkartılmasına,
Hükmün böylece DÜZELTİLEREK ONANMASINA, peşin alınan temyiz harçlarının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harçlarının Hazineye irad kaydedilmesine, 13/01/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.