Yargıtay Kararı 5. Hukuk Dairesi 2019/12382 E. 2020/9298 K. 04.11.2020 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 5. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2019/12382
KARAR NO : 2020/9298
KARAR TARİHİ : 04.11.2020

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki kamulaştırma bedelinin arttırılması davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kısmen kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay’ca incelenmesi, davacılar ile davalı idare vekillerince verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:
– K A R A R-
Dava, kamulaştırma bedelinin arttırılması istemine ilişkindir.
Mahkemece, uyulan bozma kararı gereğince inceleme ve işlem yapılarak hüküm kurulmuş; karar, davacılar vekili ile davalı idare vekilince temyiz edilmiştir.
Mahkemece bozma ilamına uyulmuş ise de bozma gerekleri tam olarak yerine getirilmemiştir. Şöyle ki;
Arsa niteliğindeki Turan Mahallesi 733 ada 23 parsel sayılı taşınmaza emsal karşılaştırması yapılarak, üzerindeki yapılara resmi birim fiyatları esas alınıp yıpranma payı da düşülerek ve ağaçlara ise yaş, cins ve verim durumuna göre değer biçilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir. Ancak;
1-Kapatılan 18. Hukuk Dairesinin bozma ilamında değerlendirmenin kamulaştırma tarihi olan 23.11.1995 tarihi itibariyle yapılması gerektiğinin belirtildiği ve bozmaya uyulduğu gözetildiğinde; bozma sonrası hükme esas alınan bilirkişi raporunda dava konusu taşınmazın 23.11.1995 tarihi itibariyle hesaplanan toplam bedeli olan 7.492,40-TL’ye hükmedilmesi gerekirken, bu bedelin dava tarihine endekslenmesi sonucu bulunan 82.006,19-TL’nin kabulü ile fazlaya hükmedilmesi,
2-Yargılama sırasında öldüğü anlaşılan davacı …’nın mirasçıları davaya devam ettiği halde, mirasçılar yerine ölü …’nın gerekçeli karar başlığında davacı olarak belirtilmesi,
3-Davalı idare harçtan muaf olduğu halde idare aleyhine harca hükmedilmesi,
4-Dava konusu taşınmazın 1997 yılında yapılan imar uygulaması ile … ada … ve … parsel numarasını aldığı anlaşıldığından, varsa takyidatların bedele yansıtılmasına karar verilmesi gerektiğinin düşünülmemesi,
Doğru görülmemiştir.
Davacılar vekili ile davalı idare vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle H.U.M.K.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, davacılardan peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 04/11/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.