Yargıtay Kararı 5. Hukuk Dairesi 2019/10486 E. 2021/3876 K. 23.03.2021 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 5. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2019/10486
KARAR NO : 2021/3876
KARAR TARİHİ : 23.03.2021

MAHKEMESİ : … Bölge Adliye Mahkemesi … Hukuk Dairesi

Taraflar arasındaki 4650 sayılı kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10.maddesine dayanan Kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; İlk Derece Mahkemesince (… Asliye Hukuk Mahkemesi 2016/172 Esas–2017/190 Karar) davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karara karşı, davacı idare vekilince yapılan istinaf başvurusu HMK’nun 353/1-b/1 maddesi uyarınca, davalı vekilince istinaf talebinin reddine ilişkin ek karara karşı yapılan istinaf başvurusu ise HMK’nun 103/1-h ve 346/2. maddeleri uyarınca esastan reddine dair hükmün Yargıtayca incelenmesi taraf vekillerince verilen dilekçelerle istenilmiş; davalı vekili de temyiz dilekçesinde duruşma isteminde bulunmuş olmakla, duruşma için belirlenen 23/03/2021 günü temyiz eden taraf vekillerinin yüzlerine karşı duruşmaya başlanarak, sözlü açıklamaları da dinlendikten ve dosyadaki kağıtlar okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü.
– K A R A R –
Dava, 4650 sayılı kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10.maddesine dayanan Kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili istemine ilişkindir.
İlk derece mahkemesince davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karara karşı, davacı idare vekilince yapılan istinaf başvurusunun … Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesince HMK’nun 353/1-b/1 maddesi uyarınca esastan reddine; davalı vekilince istinaf talebinin reddine ilişkin ek karara karşı yapılan istinaf başvurusunun ise HMK’nun 103/1-h ve 346/2. maddeleri uyarınca esastan reddine karar verilmiş; hüküm, taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
Dosyadaki bilgi ve belgelere, kararın dayandığı gerekçelere göre; davalı vekiline ilk derece mahkemesinin gerekçeli kararının 10.07.2017, davacı idare vekilinin istinaf başvuru dilekçesinin ise 07.08.2017 tarihlerinde tebliğ edildiği ve hükmün 29.08.2017 tarihinde harcı yatırılmak suretiyle istinaf edildiği anlaşılmış olup, kamulaştırma bedelinin tespiti ve tescili istemli davalar 2942 sayılı yasada düzenlendiği şekliyle 4 ay içerisinde bitirilmesi gereken, işin niteliği gereği ivedi işlerden olup, HMK’nun 103/1-h maddesi gereğince adli tatilde görülecek dava ve işlerden olduklarından, ilk derece mahkemesince iki haftalık yasal süreler içerisinde istinaf talebinde bulunulmadığından bahisle istinaf talebinin reddine ilişkin verilen ek karara karşı davalı vekilince yapılan istinaf başvurusunun HMK’nun 103/1-h ve 346/2. maddeleri uyarınca reddine karar verilmesi doğrudur.
Davacı idare vekilinin temyizine gelince;
Dosyada bulunan kanıt ve belgelere, kararın dayandığı gerekçelere göre; kapama fındıklık niteliğindeki … ili … ilçesi, … köyü … ada … parsel sayılı taşınmaza 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 11/1-f maddesi uyarınca olduğu gibi kullanılması halinde getireceği net geliri üzerinden bilimsel yolla değerinin tespit edilmesine, üzerinde bulunan tel çite ise niteliğine göre değer biçilmesinde yöntem itibariyle bir isabetsizlik görülmemiştir. Ancak;
1-Yargılama sırasında dava konusu taşınmazın mülkiyetinin Kocaali Asliye Hukuk Mahkemesinde devam eden 2013/461 Esas sayılı davada ihtilaflı olduğu anlaşıldığından 4650 sayılı Yasa ile değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 18/3. maddesi uyarınca taşınmazın mülkiyeti üzerinde ihtilaf olması halinde, ilgili dava dosyası getirtilip, ihtilafın tarafları ile bu davanın davalıları aynı kişiler olup, olmadığı tespit edilerek, farklı kişilerse, taşınmaz hakkındaki mülkiyet ihtilafı ile ilgili davanın taraflarına aynı Kanunun 10. maddesi uyarınca tebligat yapıldıktan sonra, tespit edilecek kamulaştırma bedelinin, ilerde hak sahipliğini ispat edecek kişiye ödenmek üzere bankaya üçer aylık vadeli hesaba yatırılarak, hüküm kurulması gerektiği düşünülmeden yazılı şekilde karar verilmesi,
Doğru olmadığı gibi;
2- Anayasa Mahkemesinin 27/11/2020 gün 31317 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 16/07/2020 tarih 2018/104 Esas 2020/39 Karar sayılı kararı ile 7139 sayılı Kanunla Değişik Kamulaştırma Kanunun 10/8. Fıkrasının dördüncü cümlesi; “idarenin kıymet takdir komisyonunca tespit edilen bedelden az olması durumunda hâkim tarafından tespit edilen bedel, fazla olması durumunda idarenin kıymet takdir komisyonunca tespit ettiği bedel, peşin ve nakit olarak hak sahibi adına, kalanı ise bedele ilişkin kararın kesinleşmesine kadar üçer aylık vadeli hesapta nemalandırılmak ve kesinleşen karara göre hak sahibine verilmek üzere” bölümü ile yedinci cümlesinde yer alan “idarenin kıymet takdir komisyonunca tespit ettiği bedelden fazla olması halinde fazla olan tutarın bloke edildiğine” ibaresinin Anayasa’ya aykırı olduğu ve iptal edildiği nazara alınarak hüküm kurulması gerektiğinden,
Davacı idare vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan bozmanın niteliğine göre sair hususlar incelenmeksizin hükmün açıklanan nedenlerle HMK’nun 371. maddesi uyarınca BOZULMASINA, HMK’nun 373/1. maddesi uyarınca kararın bir örneğinin … Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi’ne GÖNDERİLMESİNE, davalıdan peşin alınan temyiz ve temyize başvurma harçlarının Hazineye irad kaydedilmesine, temyiz eden davacı idare yararına yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca takdir olunan 3.050,00-TL. vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine, 23/03/2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.