YARGITAY KARARI
DAİRE : 5. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2018/7510
KARAR NO : 2018/22396
KARAR TARİHİ : 27.11.2018
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay’ca incelenmesi, davacı idare vekilince verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:
– K A R A R –
Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili istemine ilişkindir.
Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm davacı idare vekilince temyiz edilmiştir.
Davacı idare vekilinin aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları bozma ile kesinleşen yönlere ilişkin olduğundan yerinde değildir. Şöyle ki;
1)Elma, ceviz ve erik ağaçlarından oluşan kapama karışık meyva bahçesi niteliğindeki taşınmazda bu ağaçların bozma öncesi 1/3 er oranında bulundukları kabul edilerek elma, ceviz ve erik ağaçlarından dekar başına elde edilecek gelir üçe bölünmek suretiyle taşınmazın net geliri bulunmuş olup, bu husus bozma nedeni yapılmadığından, 24.11.2017 tarihli bilirkişi kurulu ek raporu doğrultusunda toplam 10.152,74 TL’ye hükmedilmesi gerekirken, yazılı şekilde fazlaya hükmedilmesi doğru olmadığı gibi;
2)28/04/2018 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 7139 sayılı Kanun ile Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü’nün 492 sayılı Harçlar Kanununa göre alınan harçlardan muaf hale geldiği gözetildiğinde, harçtan sorumlu tutulmaması,
3)7139 sayılı Kanunla değişik Kamulaştırma Kanununun 10/8 fıkrası gereğince bankaya hak sahibi adına yatırılacak bedel bakımından; 7139 sayılı Kanun ile yapılan değişiklik hükümlerine göre işlem yapılması,
Gerektiğinden,
Hükmün yukarıda açıklanan gerekçelerle davacı idare vekilinin temyiz isteminin kabulü ile BOZULMASINA, 27/11/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.