Yargıtay Kararı 5. Hukuk Dairesi 2018/7217 E. 2018/25382 K. 19.12.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 5. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2018/7217
KARAR NO : 2018/25382
KARAR TARİHİ : 19.12.2018

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılarak enerji nakil hattı geçirilen taşınmazın, irtifak hakkı karşılığının tahsili davasının kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay’ca ONANMASI hakkında Daireden çıkan kararı kapsayan 05/03/2018 gün ve 2016/23116 Esas – 2018/3522 Karar sayılı ilama karşı davacı vekilince verilen dilekçe ile karar düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup gereği konuşulup düşünüldü:

– K A R A R –
Dava, kamulaştırmasız el atılarak enerji nakil hattı geçirilen taşınmazın, irtifak hakkı karşılığının tahsili istemine ilişkin davada mahkemece davanın kabulüne dair verilen karar taraf vekillerinin temyizi üzerine onanmış; bu karara karşı, davacı vekilince karar düzeltme isteminde bulunulmuştur.
Dosyada bulunan kanıt ve belgelere, kararının dayandığı gerekçelere göre, davacı vekilinin sair karar düzeltme istekleri HUMK ‘nun 440.maddesinde yazılı nedenlerin hiçbirisine uymadığından yerinde değildir. Ancak;
Arsa niteliğindeki dava konusu taşınmaz ile emsal olarak incelenen taşınmaz arasında 8 kat fark olduğu belirtilerek değer biçilmiş olup, aralarında bu kadar fark olan taşınmazın dava konusu taşınmaza emsal alınacak nitelikte olmadığından alınan rapor hüküm kurmaya elverişli olmadığı bu kez yapılan incelemede anlaşılmakla,
Davacı vekilinin karar düzeltme isteminin kabulü ile Dairemizin 05.03.2018 günlü 2016/23116 Esas – 2018/3522 Karar sayılı onama ilamının kaldırılmasına karar verildikten sonra yapılan değerlendirmede;
Dava, kamulaştırmasız el atılarak enerji nakil hattı geçirilen taşınmazın, irtifak hakkı karşılığının tahsili istemine ilişkindir.
Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
Bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır. Alınan rapor ve yapılan inceleme hüküm kurmaya elverişli değildir. Şöyle ki;
Dava konusu … Mahallesi 833 ada 5 parsel sayılı taşınmaz arsa niteliğindedir. Kamulaştırma Kanunu’nun kıymet takdir esaslarını belirten 11.maddesinin 1.fıkrasının arsalara ilişkin (g) bendi uyarınca, arsaların bedelinin değerlendirme gününden önceki özel amacı olmayan emsal satışlara göre hesaplanması zorunludur.
Bu itibarla, emsal satışların değerlendirme tarihindeki karşılıklarının fiyat artış endekslerinin uygulanması suretiyle tespiti, bundan sonra emsal ile dava konusu taşınmazın eksik ve üstün yönlerinin neler olduğu ve oranları açıklanmak suretiyle değer biçilmesi gerekir.
Arsa niteliğindeki dava konusu taşınmaz ile emsal olarak incelenen taşınmaz arasında 8 kat fark olduğu belirtilerek değer biçilmiş olup, aralarında bu kadar fark olan taşınmazın dava konusu taşınmaza emsal alınacak nitelikte olmadığından alınan rapor hüküm kurmaya elverişli değildir.
Bu durumda; taraflara, dava konusu taşınmaza yakın bölgelerden ve yakın zaman içinde satışı yapılan benzer yüzölçümlü satışları bildirmeleri için imkan tanınması, lüzumu halinde re’sen emsal celbi yoluna gidilmesi, taşınmazın, değerlendirme tarihi itibariyle, emsal alınacak taşınmazın ise satış tarihi itibariyle imar ya da kadastro parselleri olup olmadığı ilgili Belediye Başkanlığı ve Tapu Müdürlüğünden sorulması, ayrıca dava konusu taşınmazın; imar planındaki konumu, emsallere ve değerini etkileyen merkezi yerlere olan uzaklığını da gösterir krokisi ve dava konusu taşınmaz ile emsal taşınmazların resen belirlenen vergi değerleri ve emsal taşınmazların satış akit tablosu getirtilerek, dava konusu taşınmazın değerlendirmeye esas alınacak emsallere göre ayrı ayrı üstün ve eksik yönleri ve oranları açıklanmak suretiyle yapılacak karşılaştırma sonucu değerinin belirlenmesi bakımından, yeniden oluşturulacak bilirkişi kurulu marifetiyle mahallinde keşif yapılarak alınacak rapor sonucuna göre hüküm kurulması gerektiğinin düşünülmemesi,
Doğru görülmemiştir.
Davalı idare vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle H.U.M.K.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, davacıdan peşin alınan karar düzeltme harcının istenildiğinde iadesine, taraflardan peşin alınan temyiz harçlarının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harçlarının Hazineye irad kaydedilmesine, 19/12/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.