Yargıtay Kararı 5. Hukuk Dairesi 2018/7202 E. 2018/20100 K. 12.11.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 5. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2018/7202
KARAR NO : 2018/20100
KARAR TARİHİ : 12.11.2018

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay’ca incelenmesi, davacı idare vekilince verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:

– K A R A R –

Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili istemine ilişkindir.
Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davacı idare vekilince temyiz edilmiştir.
1- Bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır. Arsa niteliğindeki … Mahallesi 4628 parsel sayılı taşınmaza emsal karşılaştırması yapılarak değer biçilmesinde ve bedelinin davalı idareden tahsiline karar verilmesinde yöntem itibariyle bir isabetsizlik görülmemiştir. Ancak;
Hükme esas alınan bilirkişi raporunda taşınmazın değerinin tespitinde emsal olarak incelenen taşınmazın emlak vergi değeri ile dava konusu taşınmazın emlak vergi değerinin karşılaştırmasında emsal taşınmazın daha değerli olduğu anlaşıldığı halde, ters orantı kurularak dava konusu taşınmazın emsal taşınmazdan daha değerli olduğu kabul edilmek suretiyle bedel belirlendiği gibi, dava konusu taşınmaza yakın konumda bulunan 1379 parsel sayılı taşınmaz için … 14. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2014/501 Esas, 2015/296 Karar sayılı dosyasında 12.12.2014 değerlendirme tarihi itibariyle 650,00 TL/m² birim fiyatı takdir olunduğu ve bu rakam üzerinden verilen kararın Dairemiz denetiminden geçerek onandığı anlaşıldığından, alınan rapor hüküm kurmaya elverişli değildir.
Bu durumda; taraflara, dava konusu taşınmaza yakın bölgelerden ve yakın zaman içinde satışı yapılan benzer yüzölçümlü satışları bildirmeleri için imkan tanınması, lüzumu halinde re’sen emsal celbi yoluna gidilmesi, taşınmazın, değerlendirme tarihi
itibariyle, emsal alınacak taşınmazın ise satış tarihi itibariyle imar ya da kadastro parselleri olup olmadığı ilgili Belediye Başkanlığı ve Tapu Müdürlüğünden sorulması, ayrıca dava konusu taşınmazın; imar planındaki konumu, emsallere ve değerini etkileyen merkezi yerlere olan uzaklığını da gösterir krokisi ve dava konusu taşınmaz ile emsal taşınmazların resen belirlenen vergi değerleri ve emsal taşınmazların satış akit tablosu getirtilerek, dava konusu taşınmazın değerlendirmeye esas alınacak emsallere göre ayrı ayrı üstün ve eksik yönleri ve oranları açıklanmak suretiyle yapılacak karşılaştırma sonucu değerinin belirlenmesi bakımından, yeniden oluşturulacak bilirkişi kurulu marifetiyle mahallinde keşif yapılarak alınacak rapor sonucuna göre hüküm kurulması gerektiğinin düşünülmemesi doğru olmadığı gibi;
2- 7139 sayılı Kanunla değişik Kamulaştırma Kanununun 10/8 fıkrası gereğince bankaya hak sahibi adına yatırılacak bedel bakımından; 7139 sayılı Kanun ile yapılan değişiklik hükümlerine göre işlem yapılması gerektiğinden,
Hükmün yukarıda açıklanan gerekçelerle davacı idare vekilinin temyiz isteminin kabulü ile BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 12/11/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.