Yargıtay Kararı 5. Hukuk Dairesi 2017/693 E. 2017/14438 K. 29.05.2017 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 5. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2017/693
KARAR NO : 2017/14438
KARAR TARİHİ : 29.05.2017

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: ilk kararda direnilmesine dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay’ca incelenmesi, davacı idare vekilince verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü.

– K A R A R –
02.12.2016 günlü Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanunun geçici 4. maddesi uyarınca yapılan incelemede;
Mahkemece, bozma kararının 1 nolu bendine karşı önceki kararda direnilmiş; direnme kararı, davacı idare vekilince temyiz edilmiştir.
4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili istemi üzerine mahkemece yapılan inceleme sonucunda davanın kabulüne karar verilmiş; Dairemizce 2014/23591-2015/3353 Esas ve Karar sayılı 24.02.2015 tarihli kararı ile taşınmaz üzerinde bulunan fidanların ve yapıların bedelinin belirlenmesie yönelik olarak eksik inceleme yapıldığı yönünde karar bozulmuşsa da; kamlaştırılan taşınmazın bedelinin belirlenmesinde bir isabetsizlik olmadığı bu kez yapılan incelemede anlaşıldığından direnme kararı yerindedir.
Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili istemine ilişkindir.
Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davacı idare ve davalı … vekillerince temyiz edilmiştir.
Arazi niteliğindeki taşınmaza gelir metoduna göre, değer biçilmesinde ve tespit edilen bedelin bloke ettirilerek hükmün kesinleşmesi beklenmeden davalı tarafa ödenmesine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemi
Bu nedenle davalıvekilinin temyiz itirazları yerinde değildir.
Davacı idare vekilinin temyizine gelince;
Bedele, ilk karar tarihine kadar faiz uygulanmasına karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması,
Doğru değil ise de; bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden,
Gerekçeli kararın hüküm fıkrasının 4. bendinde yeralan (karar) ibaresinin çıkartılmasına, yerine (ilk karar tarihi olan 04.03.2014 ) ibaresinin eklenmesine,
Hükmün böylece DÜZELTİLEREK ONANMASINA, davacıdan peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine, davalıdan peşin alınan temyiz ve tarafların temyize başvurma harçlarının Hazineye irad kaydedilmesine, 29/05/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.