Yargıtay Kararı 5. Hukuk Dairesi 2017/35873 E. 2018/21330 K. 20.11.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 5. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2017/35873
KARAR NO : 2018/21330
KARAR TARİHİ : 20.11.2018

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın Hazine adına tescili davasının kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay’ca DÜZELTİLEREK ONANMASI hakkında Daireden çıkan kararı kapsayan 26/09/2017 gün ve 2017/529 Esas – 2017/19991 Karar sayılı ilama karşı davacı idare ile kayyım vekillerince verilen dilekçeler ile karar düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup gereği konuşulup düşünüldü:
– K A R A R –
4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın Hazine adına tescili istemli davada mahkemenin dava kabulüne dair kararın davacı idare vekili ile davalılar … ve diğerleri ile davalı … kayyımı vekilinin temyizi üzerine düzeltilerek onanmış bu ilama karşı davacı idare ile davalı … kayyımın vekilince karar düzeltme isteminde bulunulmuştur.
Dosya içindeki bilgi ve belgelere Yargıtay ilamında yazılı gerekçelere göre davalı … kayyımı vekilinin tüm davacı vekilinin sair karar düzeltme nedenleri H.U.M.K’un 440. Maddesinde yazılı nedenlerden hiçbirine uymadığından yerinde değildir. Ancak;
1) … ve … İlçe Müdürlüğü’nün resmi verilerine göre; değerlendirmede esas alınan pamuk, buğday ve silajlık mısırın değerlendirme tarihi itibari ile hasat zamanı ortalama kilogram satış fiyatları sırasıyla 1,60-TL, 0,60-TL ve 0,18-TL olarak bildirilmesine karşılık bu verilerden daha yüksek alınmak suretiyle bedel tespit edilmiştir. Sözü edilen verilere göre taşınmaz bedelinin tespiti için bilirkişi kurulundan ek rapor alınıp, sonucuna göre karar verilmesi gerektiğinin düşünülmemesi,
2) 6491 sayılı…Kanununun 10/2. maddesi gereğince kullanma hakkının davacı idareye ait olduğu belirtilerek mülkiyetinin Hazine adına tescil edilmesi gerektiğinin düşünülmediği,
Doğru olmadığı gibi;
3)7139 sayılı Kanunla değişik Kamulaştırma Kanununun 10/8 fıkrası gereğince bankaya hak sahibi adına yatırılacak bedel bakımından; 7139 sayılı Kanun ile yapılan
değişiklik hükümlerine göre işlem yapılması gerektiğinden, bu kez yapılan incelemede anlaşılmakla;
Davacı idare vekilinin karar düzeltme isteminin bu yönden kabulüyle Dairemizin 26.09.2017 gün 2017/529 – 19991 sayılı düzeltilerek onama ilamının kaldırılmasının karar verildikten sonra yapılan incelemede;
Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın Hazine adına tescili istemine ilişkindir.
Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
Bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır. Kamulaştırılan taşınmazın tarım arazisi niteliğinde kabulü ile olduğu gibi kullanılması halinde getireceği net geliri üzerinden bilimsel yolla değerinin tespit edilmesi yöntem olarak doğrudur. Ancak;
1)Kayapınar … ve … İlçe Müdürlüğü’nün resmi verilerine göre; değerlendirmede esas alınan pamuk, buğday ve silajlık mısırın değerlendirme tarihi itibari ile hasat zamanı ortalama kilogram satış fiyatları sırasıyla 1,60-TL., 0,60-TL. ve 0,18-TL. olarak bildirilmesine karşılık bu verilerden daha yüksek alınmak suretiyle bedel tespit edilmiştir. Sözü edilen verilere göre taşınmaz bedelinin tespiti için bilirkişi kurulundan ek rapor alınıp, sonucuna göre karar verilmesi gerektiğinin düşünülmemesi,
2)6491 sayılı … Kanununun 10/2. maddesi gereğince kullanma hakkının davacı idareye ait olduğu belirtilerek mülkiyetinin Hazine adına tescil edilmesi gerektiği gözetilmeden davacı idare adına tesciline karar verilmesi,
3)2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine 6459 sayılı Yasanın 6. maddesi ile eklenen hüküm uyarınca, dava dört ay içerisinde sonuçlandırılamadığından, Anayasa Mahkemesi’nin 19.12.2013 tarih ve 2013/817 başvuru numaralı 1. Bölüm kararı da göz önüne alınarak, kamulaştırma bedeline bu sürenin bitimi tarihinden, karar tarihine kadar geçen süre için yasal faiz yürütülmesi gerektiğinin düşünülmemesi,
Doğru olmadığı gibi;
4)7139 sayılı Kanunla değişik Kamulaştırma Kanununun 10/8 fıkrası gereğince bankaya hak sahibi adına yatırılacak bedel bakımından; 7139 sayılı Kanun ile yapılan değişiklik hükümlerine göre işlem yapılması gerektiğinden,
Hükmün yukarıda açıklanan gerekçelerle taraf vekillerinin vekilinin temyiz isteminin kabulü ile BOZULMASINA, kayyımdan Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 74,80-TL harcın alınmasına, H.U.M.K’nun 442. maddesi göz önünde bulundurularak takdiren 315,00-TL. para cezasının alınarak Maliye Hazinesine gelir kaydedilmesine, taraflardan peşin alınan temyiz harçlarının istenildiğinde iadesine, tarafların temyize başvurma harçlarının Hazineye irad kaydedilmesine, 20/11/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.