Yargıtay Kararı 5. Hukuk Dairesi 2017/30488 E. 2019/2133 K. 14.02.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 5. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2017/30488
KARAR NO : 2019/2133
KARAR TARİHİ : 14.02.2019

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay’ca incelenmesi, davacı idare vekilince verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:

– K A R A R –

Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili istemine ilişkindir.
Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davacı idare vekilince temyiz edilmiştir.
Bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır. Alınan rapor hüküm kurmaya elverişli değildir. Şöyle ki;
1)Hükme esas alınan bilirkişi kurulu raporunda dava konusu …… İli, …… İlçesi, …… Mahallesi, 1640 ada 7 parsel sayılı taşınmazın cephe aldığı …… Mahallesi, …… Caddesinin 2009 yılı arsa m² rayiç değeri 588,75-TL olarak belirtildiği,…… Başkanlığının 29.06.2009 tarihli yazı cevabında ise taşınmazın cephe aldığı 5388 sokağın 2009 yılı arsa m2 rayiç değeri 78,73-TL olarak bildirildiği halde taşınmazın 2009 yılı arsa m2 rayiç değeri ve cephe aldığı sokaklara ilişkin bilirkişi kurulu raporu ile belediye yazı cevabı arasındaki çelişki giderilmeden ve aynı bölgeden intikal eden Yargıtay (Kapatılan) 18. Hukuk Dairesinin 2015/8859E. sayılı ilamı ile denetimden geçen …… 7.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2009/215E.-2013/286K. sayılı dava dosyasında 11.05.2009 değerlendirme tarihi itibariyle dava konusu taşınmaza bitişik olup aynı amaçla kamulaştırılan benzer nitelikteki 1640 ada 6 parsel sayılı taşınmazın metrekaresine 341,36-TL değer biçildiği halde mahkemece bilirkişi kurulundan bitişik parsel için tespit edilen m² değerinden ayrılma nedenleri konusunda ek rapor alınmadan eksik inceleme ile karar verilmesi doğru olmadığı gibi,
2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu’nun kıymet takdir esaslarını belirten 11.maddesinin 1. fıkrasının arsalara ilişkin (g) bendi uyarınca, arsaların bedelinin
değerlendirme gününden önceki özel amacı olmayan emsal satışlara göre hesaplanması zorunlu olup bu itibarla emsal satışların değerlendirme tarihindeki karşılıklarının fiyat artış endekslerinin uygulanması suretiyle tespiti, bundan sonra emsal ile dava konusu taşınmazın eksik ve üstün yönlerinin neler olduğu ve oranları açıklanmak suretiyle değer biçilmesi gerektiği halde hükme esas olan raporda şirkete yapılan özel amaçlı satışlar emsal kabul edilerek ve değerlendirmeye esas alınan emsallerin ortalaması alınmak suretiyle değer biçildiğinden bu rapora göre hüküm kurulması mümkün değildir.
Bu durumda; taraflara, dava konusu taşınmaza yakın bölgelerden ve yakın zaman içinde satışı yapılan benzer yüzölçümlü satışları bildirmeleri için imkan tanınması, lüzumu halinde re’sen emsal celbi yoluna gidilmesi, taşınmazın, değerlendirme tarihi itibariyle, emsal alınacak taşınmazın ise satış tarihi itibariyle imar ya da kadastro parselleri olup olmadığı ilgili ……… Müdürlüğünden sorulması, ayrıca dava konusu taşınmazın; imar planındaki konumu, emsallere ve değerini etkileyen merkezi yerlere olan uzaklığını da gösterir krokisi ve dava konusu taşınmaz ile emsal taşınmazların resen belirlenen vergi değerleri ve emsal taşınmazların satış akit tablosu getirtilerek, dava konusu taşınmazın değerlendirmeye esas alınacak emsallere göre ayrı ayrı üstün ve eksik yönleri ve oranları açıklanmak suretiyle yapılacak karşılaştırma sonucu değerinin belirlenmesi bakımından, yeniden oluşturulacak bilirkişi kurulu marifetiyle mahallinde keşif yapılarak alınacak rapor sonucuna göre hüküm kurulması gerektiğinin düşünülmemesi,
2)Dava dışı … tarafından dosyaya sunulan …… 3. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2008/1391E.-1287K. sayılı veraset ilamında …’ın tapu maliklerinden …… Sunar’ın mirasçıları arasında yer aldığı halde, dosyada bulunan …… Sulh Hukuk Mahkemesinin 2008/882E.-837K. sayılı veraset ilamında adı geçen kişinin …… Sunar’ın mirasçıları arasında görünmediği anlaşıldığından veraset ilamları arasındaki çelişkinin giderilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
3)Dava dilekçesinde davalı olarak gösterilen ve tapu maliklerinden … mirasçıları olan … ve … ile tapu maliklerinden Salih Binbir mirasçıları olan …… Kostik, … ve … yargılama sırasında davacı idare ile uzlaşarak hisselerini devrettikleri halde, adı geçen davalılar yönünden konusuz kalan davada karar verilmesine yer olmadığına dair hüküm kurulması gerektiğinin düşünülmemesi,
4)Davalılardan …, … ve …’e tapu maliklerinden …… Türkmen’den intikal eden payların da bedeline hükmedildiği halde, adı geçen davalılara murisleri …… Türkmen’den intikal eden hisselerin tapu kaydının iptali ile idare adına tesciline ilişkin karar verilmemesi,
Doğru görülmemiştir.
Davacı idare vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle H.U.M.K’nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının …… irad kaydedilmesine, 14/02/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.