Yargıtay Kararı 5. Hukuk Dairesi 2017/26252 E. 2019/450 K. 17.01.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 5. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2017/26252
KARAR NO : 2019/450
KARAR TARİHİ : 17.01.2019

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın yol olarak tapudan terkini davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay’ca incelenmesi, taraf vekillerince verilen dilekçeler ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:

– K A R A R –
Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın yol olarak tapudan terkini istemine ilişkindir.
Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
…… niteliğindeki …… Köyü 1623, 1624, 1625 ve 1765 parsel sayılı taşınmazların olduğu gibi kullanılması halinde getireceği net geliri üzerinden bilimsel yolla değerinin tesbit edilmesinde; üzerinde bulunan ve taşınmaz mala bahçe niteliği vermeyen ağaçlara maktuen değer biçilmesinde ve tespit edilen bedelin bloke ettirilerek hükmün kesinleşmesi beklenmeden davalı tarafa ödenmesine karar verilmesinde yöntem itibari ile bir isabetsizlik görülmemiştir. Ancak;
1-Taşınmazın sulu tarım arazisi niteliği, konumu ve yüzölçümü dikkate alındığında değeri belirlenirken kapitalizasyon faiz oranının % 4 uygulanması gerekirken, bu oranın % 5 kabulü ile az bedel tespiti,
2-Münavebeye esas alınan ürünlerin ve ağaçların maktu değerlerin değerlendirme tarihi olan 2016 yılı ………… Müdürlüğünden resmi verileri getirtilip, bilirkişi raporu denetlenerek, sonuca göre karar verilmesi gerekirken, 2015 yılı verilerine göre belirlenyen bilirkişi raporunun hükme esas alınması,
3-Dava konusu taşınmazın konumu ve bilirkişi kurulu raporunda belirtilen özellikleri dikkate alındığında tespit edilen metrekare birim fiyatına Kamulaştırma Kanununun 11. maddesi gereği objektif değer artırıcı unsur ilave edilmesi gerektiğinin düşünülmemesi,
459 sayılı Yasanın 6. maddesi ile eklenen hüküm uyarınca, dava dört ay içerisinde sonuçlandırılamadığından, kamulaştırma bedeline 21.05.2016 tarihinden karar tarihine kadar geçen süre için yasal faiz işletilmesi gerektiğinin düşünülmemesi,
5-Dava aynı hukuki sebepten kaynaklandığından kendilerini vekil ile temsil ettiren davalılar lehine tek vekalet ücretine karar verilmesi gerekirken davalılar lehine ayrı ayrı vekalet ücreti takdir edilmesi,
Doğru olmadığı gibi;
6-7139 sayılı Kanunla değişik Kamulaştırma Kanununun 10/8 fıkrası gereğince, bozma sonrası bankaya hak sahibi adına yatırılacak bedelde artış olması halinde bu kısım için; 7139 sayılı Kanun ile yapılan değişiklik hükümlerine göre işlem yapılması gerektiğinden,
Hükmün yukarıda açıklanan gerekçelerle taraf vekillerinin temyiz istemlerinin kabulü ile BOZULMASINA, davalılardan peşin alınan temyiz harçlarının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harçlarının Hazineye irad kaydedilmesine, 17/01/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.