Yargıtay Kararı 5. Hukuk Dairesi 2017/25246 E. 2019/1642 K. 07.02.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 5. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2017/25246
KARAR NO : 2019/1642
KARAR TARİHİ : 07.02.2019

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili ve ecrimisil davası ile birleştirilen 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davaların kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay’ca incelenmesi, davalılar vekillerince verilen dilekçeler ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü.

– K A R A R –

Asıl dava kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili ve ecrimisil, birleştirilen dava ise 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili istemine ilişkindir.
Mahkemece uyulan bozma kararı gereğince inceleme ve işlem yapılarak hüküm kurulmuş, karar asıl dava davalıları … ve …… vekilleri ile birleşen dava davacısı (asıl dava davalısı) … vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Asıl dava davalıları … ve …… vekilleri ile birleşen dava davacısı (asıl dava davalısı) … vekilinin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları bozma ile kesinleşen yönlere ilişkin olduğundan yerinde değildir. Ancak;
1-Birleştirilen davada davacı … Başkanlığının açtığı kamulaştırma bedelinin tespiti ve idare adına tescili istemine ilişkin davanın kabulüne karar verildiğinden adı geçen idare hakkında açılan kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili istemli asıl dava yönünden karar verilmesine yer olmadığına dair hüküm kurulması gerektiğinin düşünülmemesi,
2-Birleştirilen davada tespit edilen kamulaştırma bedeli bozma öncesi tespit edilen kamulaştırma bedelinden düşük olduğundan ilk karar tarihine kadar faiz işletilmesi gerekirken bu hususta infazda tereddüt oluşturacak şekilde karar verilmesi ve fazla depo edilen bedelin iadesine karar verilmesi gerektiğinin düşünülmemesi,
3-Asıl davada hükmedilen bedel üzerinden hesaplanan yargılama giderleri ve vekalet ücreti yönünden davalı idarelerden tahsil edilecek miktarların idarelerin sorumlu oldukları kısımlar bakımından ayrı ayrı ve açıkça gösterilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi,
Doğru değil ise de bu yanılgıların giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden;
a-Gerekçeli kararın hüküm fıkrasına ayrı bir bent olarak (Asıl davada davalı … yönünden açılan dava konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına,) cümlesinin yazılmasına,
b-Gerekçeli kararın hüküm fıkrasındaki 1-c bendinin hüküm fıkrasından çıkartılmasına, yerine (Birleştirilen davada tespit edilen 238.364,00 TL kamulaştırma bedelinin 23.06.2008 tarihinden ilk karar tarihi 18.04.2013 tarihine kadar işlemiş yasal faizi ile birlikte hükmün kesinleşmesi beklenmeksizin davalıya ödenmesine, idarece fazla bloke edilen 5.843,48 TL’nin ödenmişse davalıdan alınarak davacıya verilmesine, ödenmemişse davacı idareye iadesine) ibaresinin yazılmasına,
c-Asıl davada yargılama giderlerine ilişkin hüküm fıkrasının 15 nolu bendinin hükümden çıkartılmasına, yerine ( Davacı tarafından yapılan bozma öncesi 3.393,71 TL yargılama gideri ile bozma sonrası yapılan 1.442,30 TL yargılama gideri toplamı 4.836,01 TL’nin 96,72 TL’sinin davalı ……’tan, 3.868,80 TL’sinin davalı … Bakanlığından, 870,49 TL’sinin davalı … Başkanlığından alınarak davacıya verilmesine,) ibaresinin yazılmasına,
d-Asıl davada vekalet ücretine ilişkin hüküm fıkrasının 19 nolu bendindeki (vekalet ücretinin) ibaresinden sonraki kısmın hüküm fıkrasından çıkartılmasına, yerine (1.800,00 TL’sinin davalı ……’tan, 12.763,07 TL’sinin davalı … Başkanlığından, 12.763,07 TL’sinin davalı … Bakanlığından alınarak davacıya verilmesine ) kelimelerinin yazılmasına,
Hükmün böylece DÜZELTİLEREK ONANMASINA, davalılardan … ile ……’dan peşin alınan temyiz harçlarının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harçlarının Hazineye irad kaydedilmesine, 07/02/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.