Yargıtay Kararı 5. Hukuk Dairesi 2017/20066 E. 2018/20574 K. 14.11.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 5. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2017/20066
KARAR NO : 2018/20574
KARAR TARİHİ : 14.11.2018

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay’ca incelenmesi, davalılar vekilince verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:

– K A R A R –
Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili istemine ilişkindir.
Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalılar vekilince temyiz edilmiştir.
Arazi niteliğindeki … Köyü, 1391 parsel sayılı taşınmazla ilgili alınan rapor hüküm kurmaya elverişli değildir. Şöyle ki;
1)Dava konusu taşınmaza dava tarihi olan 2015 yılı esas alınmak suretiyle İlçe Tarım Müdürlüğü verileri getirtilip, bu değerler de nazara alınmak suretiyle değer biçilmesi gerekirken, bu husus gözetilmeden, 2014 yılı İlçe Tarım Müdürlüğü verileri esas alınarak değer biçen bilirkişi kurulu raporuna göre hüküm kurulması,
2)Hükme esas alınan bilirkişi raporunda münavebeye yan ürün olarak buğday samanının eklenmesi gerektiğinin düşünülmemesi,
3)Dava konusu taşınmazın zemini sulu tarım arazisi niteliğinde olduğundan, zeminin münavebe ürünlerine göre belirlenen net gelirine %4 kapitalizasyon faizi uygulanması gerekirken, bu oranın %5 kabulü suretiyle değer tespiti,
4)Tespit edilen bedele karar tarihine kadar faiz uygulanması gerekirken karar kesinleşinceye kadar faiz işletilmesi,
Doğru olmadığı gibi;
5)7139 sayılı Kanunla değişik Kamulaştırma Kanununun 10/8 fıkrası gereğince bankaya hak sahibi adına yatırılacak bedel bakımından; 7139 sayılı Kanun ile yapılan değişiklik hükümlerine göre işlem yapılması gerektiğinden,
Hükmün yukarıda açıklanan gerekçelerle davalılar vekilinin temyiz isteminin kabulü ile BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 14/11/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.