Yargıtay Kararı 5. Hukuk Dairesi 2017/19091 E. 2018/24908 K. 13.12.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 5. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2017/19091
KARAR NO : 2018/24908
KARAR TARİHİ : 13.12.2018

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay’ca incelenmesi, davalılardan … yönünden verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:
– K A R A R –

Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili istemine ilişkindir.
Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı … tarafınca temyiz edilmiştir.
Arazi niteliğindeki … mahallesi 180 parsel sayılı taşınmaza gelir metodu esas alınarak değer biçilmesinde ve tespit edilen bedelin bloke ettirilerek hükmün kesinleşmesi beklenmeden davalı tarafa ödenmesine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir. Ancak;
1-Bilirkişi raporunda; dava konusu taşınmazın, komşu parseldeki kaynaklardan alınan su ile damlama sulama sistemi ile sulama yapıldığının açıklandığı ve keşifte buna ilişkin tesisat ve boruların görülmesine rağmen, su kaynağının debisi ve kapasitesinin taşınmazların tamamına elverişli olacak şekilde sulama olanağı sağlayıp sağlamadığının kesin olarak belirlenmediği gözetilerek, taşınmazlar üzerinde yeniden keşif yapılıp rapor alınmadan eksik inceleme ile taşınmazın tamamının kuru tarım arazisi kabul edilmek sureti ile hüküm kurulması,
2)Değerlendirme tarihi 2015 yılı olduğu halde, münavebe ürünlerine ait İl/İlçe Tarım Müdürlüğü’nden resmi veriler getirtilmeden, 2014 yılı verileri esas alınarak taşınmaza bedel tespit edilmesi,
3)Dava konusu taşınmazın özellikleri, bilirkişi raporunda belirtilen hususlar gözönünde bulundurulduğunda; net gelir metoduna göre tespit edilen bedeline % 250 oranında objektif değer arttırıcı unsur uygulanmak suretiyle değer biçilmesi gerektiğinin düşünülmemesi,
4)Taşınmazın kuru tarım arazisi niteliği, konumu ve yüzölçümü dikkate alındığında değeri belirlenirken kapitalizasyon faiz oranının % 5 uygulanması gerekirken, bu oranın % 6 kabulü ile az bedel tespiti,
Doğru olmadığı gibi;
5)7139 sayılı Kanunla değişik Kamulaştırma Kanununun 10/8 fıkrası gereğince bankaya hak sahibi adına yatırılacak bedel bakımından; 7139 sayılı Kanun ile yapılan değişiklik hükümlerine göre işlem yapılması gerektiğinden,
Hükmün yukarıda açıklanan gerekçelerle davalılardan …’ın temyiz isteminin kabulü ile BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 13/12/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.