Yargıtay Kararı 5. Hukuk Dairesi 2017/19050 E. 2018/21374 K. 20.11.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 5. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2017/19050
KARAR NO : 2018/21374
KARAR TARİHİ : 20.11.2018

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili istemine ilişkin olup, karşı dava ile davalı (karşı davacı) ecrimisil bedeli davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davaların kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay’ca incelenmesi, taraf vekillerince verilen dilekçeler ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü.
– K A R A R –
Asıl dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili istemine ilişkin olup, karşı dava ile davalı (karşı davacı) ecrimisil bedeli isteminde bulunmuştur.
Mahkemece, asıl ve karşı davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
Arazi niteliğindeki … İlçesi, … mahallesi, 1338 parsel sayılı taşınmaza gelir metodu esas alınarak değer biçilmesinde ve tespit edilen bedelin bloke ettirilerek hükmün kesinleşmesi beklenmeden davalı tarafa ödenmesine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Karşı dava yönünden de; taşınmazın dava tarihindeki değerinin biçilmesinde yöntem olarak bir isabetsizlik görülmemiştir. Ancak;
1-)2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine 6459 sayılı Yasanın 6. maddesi ile eklenen hüküm uyarınca, dava dört ay içerisinde sonuçlandırılamadığından, Anayasa Mahkemesi’nin 19.12.2013 tarih ve 2013/817 başvuru numaralı 1. bölüm kararı da göz önüne alınarak, kamulaştırma bedeline 11/04/2016 tarihinden, karar tarihine kadar geçen süre için yasal faiz yürütülmesi gerektiğinin düşünülmemesi,
2-) Karşı dava dilekçesinde faiz talep edilmediği halde talep aşılarak karşı dava davacısı lehine faize hükmedilmesi,
Doğru değil ise de; bu yanılgıların giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden,
Gerekçeli kararın hüküm fıkrasının;
a)1-(b) bendinin sonuna (Tespit edilen bedele 11/04/2016 tarihinden karar tarihi olan 25/05/2016 tarihine kadar faiz yürütülmesine,) cümlesinin yazılmasına,
b-)2-(a) bendinde yer alan (dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte) ibaresinin çıkarılmasına,
Hükmün böylece DÜZELTİLEREK ONANMASINA, davalıdan peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 20/11/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.