Yargıtay Kararı 5. Hukuk Dairesi 2017/16042 E. 2019/61 K. 14.01.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 5. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2017/16042
KARAR NO : 2019/61
KARAR TARİHİ : 14.01.2019

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan ev bedelinin tahsili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay’ca incelenmesi, taraf vekillerince verilen dilekçeler ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:
– K A R A R –
Dava, kamulaştırmasız el atılan ev bedelinin tahsili istemine ilişkindir.
Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
Yapılan incelemede; davacı tarafından planda yol ve park alanında kalan … Mahallesi, 936 ada 50 parsel sayılı taşınmazına ilişkin kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili istemli dava açıldığı, mahkemece ilk kararında taşınmazın tamamı ile taşınmaz üzerinde bulunan ev bedeline de hükmedildiği, Dairemizin 2011/20106 Esas-2012/5593 Karar sayılı ilamında taşınmazın el atılan bölümü dışında kalan ve imarda yeşil alan olarak gösterilen kısımda bulunan ve halen yıktırılmayan bina bedelinin 3194 sayılı İmar Kanununun 18/10 maddesi uyarınca verilmemesi gerektiğine ilişkin bozmamıza uygun olarak verilen ikinci kararının ise 18. Hukuk Dairesince düzeltilerek onama yapılarak kesinleştiği, eldeki davada bedeline hükmedilmeyen ev bedelinin tahsilinin istendiği, anlaşılmaktadır.
Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi kurulu raporunda resmi birim fiyatların esas alınıp, yıpranma payı da düşülerek; değer biçilmesinde yöntem olarak bir isabetsizlik görülmemiştir. Ancak;
Dosya içindeki bilgi ve belgelere göre; 23.01.2014 tarihli müşteki ifade tutanağına göre dava konusu evde 18.01.2014 tarihinde yangın çıktığı, keşif tarihi itibariyle evin yıkılmış vaziyette olduğu, mahkemece evin kim tarafından yıktırıldığı araştırılmadan hüküm kurulduğu anlaşıldığından; öncelikle evin kim tarafından yıktırıldığının tespit edilmesi, davalı idare tarafından yıktırıldığının tespit edilmesi durumunda ise binanın yangından sonraki niteliği ve yıpranma oranı da dikkate alınarak değer biçilmesi, evin idarece yıktırıldığının tespit edilememesi halinde ise davanın esastan reddi gerektiğinin düşünülmemesi,
Doğru görülmemiştir.
Taraf vekillerinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle H.U.M.K.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, taraflardan peşin alınan temyiz harçlarının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harçlarının Hazineye irad kaydedilmesine, 14/01/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.