Yargıtay Kararı 5. Hukuk Dairesi 2017/15726 E. 2018/24022 K. 10.12.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 5. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2017/15726
KARAR NO : 2018/24022
KARAR TARİHİ : 10.12.2018

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili ve ecrimisil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın İçişleri Bakanlığı yönünden husumetten reddine, … yönünden kısmen kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay’ca incelenmesi, davacı ile davalılardan … vekillerince verilen dilekçeler ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:
– K A R A R –
Dava, kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili ve ecrimisil istemine ilişkindir.
Mahkemece İçişleri Bakanlığı hakkındaki davanın husumetten reddine, … aleyhine açılan davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm davacı ve davalı … vekillerince temyiz edilmiştir.
1- … Mahallesi, 5506 ada 1 parsel sayılı taşınmaz arsa niteliğindedir.
Kamulaştırma Kanunu’nun kıymet takdir esaslarını belirten 11.maddesinin 1.fıkrasının arsalara ilişkin (g) bendi uyarınca, arsaların bedelinin değerlendirme gününden önceki özel amacı olmayan emsal satışlara göre hesaplanması zorunludur.
Bu itibarla, emsal satışların değerlendirme tarihindeki karşılıklarının fiyat artış endekslerinin uygulanması suretiyle tespiti, bundan sonra emsal ile dava konusu taşınmazın eksik ve üstün yönlerinin neler olduğu ve oranları açıklanmak suretiyle değer biçilmesi gerekir.
Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda; dava konusu taşınmazın kamulaştırmasız el atma bedelinin tespitinin , denetime elverişli olmayan ve yasada öngörülen yönteme uygun düşmeyen şekilde farklı bir parsel olan 5568 ada 1 parsel sayılı taşınmazın kamulaştırmasız el atılması nedeniyle tazminat bedeline ilişkin … 6. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2007/65 Esas-2008/274 Karar sayılı dosyasında kabul edilen bedelin endekslenmesi suretiyle yapıldığından, değerlendirmeyi emsal satışlara göre yapmayan, yeterli ve inandırıcı olmayan bu bilirkişi raporu esas alınarak hüküm kurulması, doğru değildir.
Bu durumda; taraflara, dava konusu taşınmaza yakın bölgelerden ve yakın zaman içinde satışı yapılan benzer yüzölçümlü satışları bildirmeleri için imkan tanınması, lüzumu halinde re’sen emsal celbi yoluna gidilmesi, taşınmazın, değerlendirme tarihi itibariyle, emsal alınacak taşınmazın ise satış tarihi itibariyle imar ya da kadastro parselleri olup olmadığı ilgili Belediye Başkanlığı ve Tapu Müdürlüğünden sorulması, ayrıca dava konusu taşınmazın; imar planındaki konumu, emsallere ve değerini etkileyen merkezi yerlere olan uzaklığını da gösterir krokisi ve dava konusu taşınmaz ile emsal taşınmazların resen belirlenen vergi değerleri ve emsal taşınmazların satış akit tablosu getirtilerek, dava konusu taşınmazın değerlendirmeye esas alınacak emsallere göre ayrı ayrı üstün ve eksik yönleri ve oranları açıklanmak suretiyle yapılacak karşılaştırma sonucu değerinin belirlenmesi bakımından, yeniden oluşturulacak bilirkişi kurulu marifetiyle mahallinde keşif yapılarak alınacak rapor sonucuna göre hüküm kurulması gerektiğinin düşünülmemesi,
2- Hükümde yargılama gideri olarak gösterilen harcamalar toplamı 1.762,3 TL olduğu halde daha fazla hesaplanması ve dava kısmen kabul edildiği halde yargılama giderlerinin tamamından … Belediye Başkanlığının sorumlu tutulması,
Doğru görülmemiştir.
Davacı ve davalı … vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle H.U.M.K.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz edenlerden peşin alınan temyiz harçlarının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harçlarının Hazineye irad kaydedilmesine, 10/12/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.