Yargıtay Kararı 5. Hukuk Dairesi 2017/13256 E. 2018/25631 K. 20.12.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 5. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2017/13256
KARAR NO : 2018/25631
KARAR TARİHİ : 20.12.2018

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın yol olarak tapudan terkini davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay’ca incelenmesi, taraf vekillerince verilen dilekçeler ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:
– K A R A R –
Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın yol olarak tapudan terkini istemine ilişkindir.
Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
Arazi niteliğindeki … İlçesi, … Köyü 138 ada 364 parsel (eski 139 ada 229 parsel) sayılı taşınmazın zeminine gelir metoduna göre değer biçilmesi yöntem itibariyle doğru olduğu gibi, üzerinde bulunan yapıya resmi birim fiyatları esas alınarak; ağaçlara ise maktuen değer biçilmesinde yöntem itibariyle bir isabetsizlik görülmemiştir. Ancak;
1)Taşınmazın sulu tarım arazisi niteliği, konumu ve yüzölçümü dikkate alındığında değeri belirlenirken kapitalizasyon faiz oranının %4 uygulanması gerekirken, bu oranın % 5 kabulü ile az bedel tespiti
2)Dava konusu taşınmazın bilirkişi raporunda belirtilen nitelikleri, konumu ve yerleşim yerine mesafesi nazara alındığında, % 50 oranında objektif değer artışı uygulanması gerektiğinin düşünülmemesi,
3)Hükme esas alınan bilirkişi raporunda dava konusu taşınmazın motopomp ile sulandığı belirlendiğinden sulama masrafının araştırılarak üretim masraflarına ilave edilmesi gerektiği halde tarla kirası, vergi ve faizler düşüldükten sonra 2014 yılı Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı İlçe Tarım Müdürlüğü resmi verilerine göre belirlenen üretim masraflarının biber yönünden % 8 arttırılarak hesap yapan bilirkişi raporu hükme esas alınmak suretiyle yazılı şekilde karar verilmesi,
4)Dava konusu taşınmazın kamulaştırmadan arta kalan ve ifraz sonucu oluşan 138 ada 363 ve 365 parsel sayılı taşınmazların yüzölçümü ve geometrik durumu nazara alındığında, bu bölümlerde değer azalışı olacağı gözetilmeden, yazılı şekilde, değer kaybı verilmeyerek aza hükmedilmesi,
5)Dava konusu taşınmazın mülkiyeti ihtilaflı olmadığı halde, tespit edilen bedelin üçer aylık vadeli hesaba bloke edilmesi,
6)Davacı idare harçtan muaf olduğu halde aleyhine harca hükmedilmesi,
Doğru olmadığı gibi;
7)7139 sayılı Kanunla değişik Kamulaştırma Kanununun 10/8 fıkrası gereğince bankaya hak sahibi adına yatırılacak bedel bakımından; 7139 sayılı Kanun ile yapılan değişiklik hükümlerine göre işlem yapılması gerektiğinden,
Hükmün yukarıda açıklanan gerekçelerle taraf vekilleri temyiz istemlerinin kabulü ile BOZULMASINA, davalıdan peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 20/12/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.