YARGITAY KARARI
DAİRE : 5. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2017/12026
KARAR NO : 2018/22863
KARAR TARİHİ : 29.11.2018
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili davası ile birleşen ecrimisil davasının kabulüne dair verilen yukarıda tarih ve numaraları yazılı hükmün Yargıtayca incelenmesi davacılar ve davalı … … vekillerince verilen dilekçelerle istenilmiş; davalı … … vekili de temyiz dilekçesinde duruşma isteminde bulunmuş olmakla, duruşma için belirlenen 29/11/2018 günü taraf vekillerinin yüzlerine karşı duruşmaya başlanarak sözlü açıklamaları da dinlendikten ve dosyadaki kağıtlar okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü.
– K A R A R –
Dava, kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili, birleşen dava ise ecrimisil istemine ilişkindir.
Mahkemece, dava ve birleşen davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili ile davalı … … vekillerince temyiz edilmiştir.
Bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır. Arsa niteliğindeki … ili … ilçesi … Mahallesi 3198 ada 48 ve 51 parsel sayılı taşınmaza emsal karşılaştırması yapılarak değer biçilmesi yöntem itibariyle bir isabetsizlik görülmemiştir. Ancak;
1) Dava konusu taşınmazdan geçen Yeni … Caddesinin kamulaştırma çalışmalarının … tarafından yapıldığı belirtilmiş olup, dava tarihi itibariyle bakım ve gözetiminden hangi idarenin sorumlu olduğu, … …’nın ana arter listesinde bulunup bulunmadığı ve … ile … … arasında ilgili yolun devrine ilişkin bir protokol bulunup bulunmadığı sorularak, bu yolun bakım ve gözetiminin hangi davalı idareye ait olduğu tereddütten uzak bir şekilde belirlenerek sorumlu idarenin tespit edilmesi gerekirken, eksik inceleme ile davalı … Büyükşehir Belediye Başkanlığının sorumlu tutulması,
2) 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 11/1-g maddesine göre arsa niteliğindeki taşınmazlara değer biçilirken dava konusu taşınmaz ile emsalin zaruret olmadıkça yakın bölgelerde olması gerektiği ve dava konusu taşınmazın bulunduğu … mahallesinde benzer yüzölçümlü ve değerlendirme tarihine yakın zamanlarda emsal satışların bulunması doğal olduğu halde, hükme esas alınan bilirkişi kurulu raporunda bu yönteme uyulmadan başka bir mahallde bulunan taşınmaz emsal alınarak değer biçilmesi doğru olmadığı gibi;
Hükme esas alınan bilirkişi kurulu raporunda somut emsal kabul edilen taşınmaz imar parseli, dava konusu taşınmaz kadastro parseli olduğu halde, dava konusu taşınmazın mukayese sonucu bulunan m² değerinden düzenleme ortaklık payına karşılık gelecek oranda indirim yapılmadan yapılan karşılaştırma inandırıcı bulunmamıştır.
Bu durumda; taraflara, dava konusu taşınmaza yakın bölgelerden ve yakın zaman içinde satışı yapılan benzer yüzölçümlü satışları bildirmeleri için imkan tanınması, lüzumu halinde re’sen emsal celbi yoluna gidilmesi, taşınmazın, değerlendirme tarihi itibariyle, emsal alınacak taşınmazın ise satış tarihi itibariyle imar ya da kadastro parselleri olup olmadığı ilgili Belediye Başkanlığı ve Tapu Müdürlüğünden sorulması, ayrıca dava konusu taşınmazın; imar planındaki konumu, emsallere ve değerini etkileyen merkezi yerlere olan uzaklığını da gösterir krokisi ve dava konusu taşınmaz ile emsal taşınmazların resen belirlenen vergi değerleri ve emsal taşınmazların satış akit tablosu getirtilerek, dava konusu taşınmazın değerlendirmeye esas alınacak emsallere göre ayrı ayrı üstün ve eksik yönleri ve oranları açıklanmak suretiyle yapılacak karşılaştırma sonucu değerinin belirlenmesi bakımından, yeniden oluşturulacak bilirkişi kurulu marifetiyle mahallinde keşif yapılarak alınacak rapor sonucuna göre hüküm kurulması gerektiğinin düşünülmemesi,
3) Dava konusu taşınmaza fiilen hangi tarihte el atıldığı taraflardan sorularak, el atma tarihine ilişkin tüm belgeler (yer teslim tutanağı, geçici ve kesin kabul tutanakları vs) getirtildikten sonra, el atma tarihinin kesin olarak tespiti için dava konusu taşınmazlar ve çevresine ait 04.11.1983 tarihinden öncesini ve bu tarihten sonrasını gösterir şekilde hava fotoğrafları getirtilip, hava fotoğrafları ile ölçekli kroki çakıştırılmak suretiyle el atma tarihinin tespiti için fen bilirkişisinden ek rapor alınmadan, yazılı şekilde hüküm kurulması,
Doğru görülmemiştir.
Davacılar ve davalı … Büyükşehir Belediye Başkanlığının temyiz itirazları yerinde olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle HUMK 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harçlarının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harçlarının Hazineye irad kaydedilmesine, temyiz eden davacılar ve davalı … … yararına karşılıklı olarak yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca takdir olunan 1.630,00-TL. vekalet ücretinin verilmesine, 29/11/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.