Yargıtay Kararı 5. Hukuk Dairesi 2016/3408 E. 2017/8335 K. 16.03.2017 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 5. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/3408
KARAR NO : 2017/8335
KARAR TARİHİ : 16.03.2017

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay’ca incelenmesi, taraf vekillerince verilen dilekçeler ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:

– K A R A R –

Dava, kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili istemine ilişkindir.
Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
Mahallinde yapılan keşif sonucu … ili … ilçesi … köyü … parsel sayılı taşınmazın fiilen yol ve park yapılmak sureti ile el atılan bölümlerinin dava tarihindeki değerinin biçilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Bu nedenle davalı idare vekilinin temyiz itirazları yerinde değildir.
Davacılar vekilinin temyiz itirazlarına gelince;
Dosyadaki bilgi ve belgelere göre; dava konusu taşınmaz imar planında,kısmen yol, park ve dini tesis alanında kaldığı gibi, taşınmazın 385,59 m²’lik bölümüne parke taş döşeli tretuvar ,yol ve park yapılmak suretiyle Esenyurt Belediye Başkanlığınca fiilen el atıldığı anlaşılmıştır.
16.05.1956 gün 1-6 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme kararı uyarınca taşınmazına kamulaştırmasız el atılan kişi, kamu tüzel kişiliğine karşı müdahalenin men’i davası açabileceği gibi fiili duruma razı olarak kamu tüzel kişiliğine karşı mülkiyet hakkının devrine karşılık taşınmaz bedelinin tahsili istemli dava açabilir ve bu davalara da adli yargıda bakılır.
Bu durumda imar planında tamamı yol, park ve dini tesis alanında kalan taşınmaza yol ve tretuvar ve park yapılmak suretiyle fiili el atmaya başlanıldığı gözetilerek, proje bütünlüğü gereği sorumlu idareler belirlenip tamamının bedeline hükmedilmesi gerektiği gözetilmeden, yalnızca fiilen el atılan kısmın bedeline hükmedilmesi ile yetinilmesi,
Doğru görülmemiştir.
Davacılar vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle H.U.M.K.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, aşağıda yazılı kalan harcın davalıdan alınmasına, davacıdan peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine, tarafların temyize başvurma harçlarının Hazineye irad kaydedilmesine, 15/03/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.