Yargıtay Kararı 5. Hukuk Dairesi 2016/26731 E. 2017/20559 K. 29.09.2017 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 5. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/26731
KARAR NO : 2017/20559
KARAR TARİHİ : 29.09.2017

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazların davacı idare adına tescili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay’ca incelenmesi, taraf vekillerince verilen dilekçeler ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:

– K A R A R –

Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazların davacı idare adına tescili istemine ilişkindir.
Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
Kamulaştırılan taşınmaz mallar ile emsalin üstün ve eksik yönleri belirlenip kıyaslaması yapılarak zeminlerine; resmi birim fiyatları esas alınıp, yıpranma payı da düşülerek yapılara değer biçilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir. Ancak;
1- Dava konusu … ada … parsel sayılı taşınmaza ilişkin Gençlik ve Spor Bakanlığı Spor Genel Müdürlüğünün 11.03.2013 tarih ve 02 sayılı kamulaştırma kararının iptali istemiyle davalılardan mirascı … vekilince açılan davada yürütmenin durdurulması kararı verildiği ve yerel mahkemenin davanın ehliyet yönünden reddine ilişkin kararının Danıştay 6. Dairesinin 2013/8892 E ve 2014/5511 Karar sayılı kararı ile bozulduğu anlaşıldığından, Kamulaştırma Kanununun 14/3. maddesi uyarınca davacılar arasındaki zorunlu dava arkadaşlığı bulunmadığıda gözetilerek davalılardan … için aynı Kanunun 10/15. maddesi gereğince işlem yapılarak diğer davalılar yönünden de esasa ilişkin hüküm kurulması gerektiği dikkate alınmadan yazılı şekilde hüküm kurulması,
2-Dava konusu taşınmazın kamulaştırma bedelinin tamamının infazı zorlaştırıcı şekilde hüküm fıkrasında açıkca gösterilmemesi,
Doğru görülmemiştir.
Mahkeme kararının açıklanan nedenlerle taraf vekillerinin temyiz itirazları doğrultusunda H.U.M.K.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harçlarının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harçlarının Hazineye irad kaydedilmesine, 29/09/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.