YARGITAY KARARI
DAİRE : 5. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/26226
KARAR NO : 2018/20282
KARAR TARİHİ : 13.11.2018
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesi uyarınca kamulaştırma bedelinin tespiti ile kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescilidavasının kabulüne dair verilen yukarıda tarih ve numaraları yazılı hükmün Yargıtayca incelenmesi taraf vekillerince verilen dilekçelerle istenilmiş; davalılar vekili de temyiz dilekçesinde duruşma isteminde bulunmuş olmakla, duruşma için belirlenen 13/11/2018 günü taraf vekillerinin yüzlerine karşı duruşmaya başlanarak sözlü açıklamaları da dinlendikten ve dosyadaki kağıtlar okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü.
– K A R A R –
Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesi uyarınca kamulaştırma bedelinin tespiti ile kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili istemine ilişkindir.
Mahkemece, uyulan bozma ilamı uyarınca inceleme ve işlem yapılarak davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davacı idare ve davalılar vekillerince temyiz edilmiştir.
Kapama karışık meyve bahçesi ve kapama kiraz bahçesi niteliğindeki taşınmazlara net geliri esas alınıp değer biçilmesinde yöntem olarak bir isabetsizlik görülmemiştir. Ancak;
1-Her ne kadar; Dairemizin 17.12.2013 tarihli bozma ilamında dava konusu taşınmazlara değer biçmede esas alınan meyve ürünlerinin değerlendirme tarihi olan 2012 yılına ait hasat dönemindeki kilogram satış fiyatı, üretim masrafları ve verim miktarı İl Tarım Müdürlüğü’nden getirtilip, değer biçilmesi gerektiği belirtilmiş ise de; dosyadaki delil ve belgelerden dava konusu taşınmazın bulunduğu bölgedeki kiraz ve armut ürünlerinin 2012 yılı itibariyle verim miktarlarının olağan dışı değişkenlik gösterdiği anlaşılmaktadır.
Bu durumda; değerlendirme yapılırken, kiraz ve armut’un dekar başına verim miktarı yönünden son yılların (3 yıl ve öncesi) ortalamasının alınması gerekirken, yazılı şekilde inceleme ile hüküm kurulması,
2-Davacı idarece ilk karar gereği fazla bloke edilmiş olduğu anlaşılan 62.753,67 TL’nin bankadan çekilmiş ise davalılardan alınarak davacı idareye verilmesine, çekilmemiş ise davacı idareye iadesine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması,
Doğru olmadığı gibi,
3- 7139 sayılı Kanunla değişik Kamulaştırma Kanununun 10/8 fıkrası gereğince bankaya hak sahibi adına yatırılacak bedel bakımından; 7139 sayılı Kanun ile yapılan değişiklik hükümlerine göre işlem yapılması gerektiğinden,
Hükmün yukarıda açıklanan gerekçelerle taraf vekillerinin temyiz istemlerinin kabulü ile BOZULMASINA, davalılardan peşin alınan harcın istenildiğinde iadesine, temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince 1.630,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya, 1.630,00-TL vekalet ücretinin de davacıdan alınarak davalıya verilmesine, 13/11/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.