Yargıtay Kararı 5. Hukuk Dairesi 2016/23558 E. 2018/20795 K. 15.11.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 5. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/23558
KARAR NO : 2018/20795
KARAR TARİHİ : 15.11.2018

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki 221 sayılı Yasa gereği davalı idare adına tescil edilen taşınmazların tapusunun iptali ile davacılar adına tescili, bu mümkün olmadığı takdirde kamulaştırmasız el atılan taşınmazlar bedelinin tahsili davasının reddine dair verilen yukarıda tarih ve numaraları yazılı hükmün Yargıtay’ca incelenmesi davacılar ve dahili davacı vekillerince verilen dilekçeler ile istenilmiş; davacılar vekili de temyiz dilekçesinde duruşma isteminde bulunmuş olmakla, duruşma için belirlenen 08/11/2018 günü taraf vekillerinin yüzlerine karşı duruşmaya başlanarak, sözlü açıklamaları da dinlendikten ve dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü.
– K A R A R –
Dava, 221 sayılı Yasa gereği davalı idare adına tescil edilen taşınmazların tapusunun iptali ile davacılar adına tescili, bu mümkün olmadığı takdirde kamulaştırmasız el atılan taşınmazlar bedelinin tahsili istemine ilişkindir.
Mahkemece dahili davacı (temellük eden) … yönünden davanın atiye terk edilmesi nedeni ile karar verilmesine yer olmadığına, davacı … …tarafından açılan davanın aktif husumet yokluğu nedeni ile reddine, 1439 parsel sayılı taşınmaz hakkında açılan davanın ise tüm davacılar bakımından aktif husumet yokluğu nedeni reddine, dava konusu … ili, …. ilçesi 226,1437,1440 parsel sayılı taşınmazların tapu kaydının iptali ile davacılar adına tescili istemine ilişkin davanın kesin hüküm nedeni ile aynı taşınmazlara ilişkin kamulaştırmasız el atma nedeni ile tazminat istemli davanın ise hak düşürücü süre nedeni ile reddine karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili ile dahili davacı (temellük eden)… vekilince temyiz edilmiştir.
Davacılardan …’in … 2. Noterliği nezdinde düzenlenen 25/03/2011 tarih- 12253 yevmiye nolu Düzenleme Şeklinde Miras Payının Devri Sözleşmesi ve bu sözleşmeye ek olarak imzalanan 30.12.2011 tarihli temlik sözleşmesi ile; … 7.Asliye Hukuk Mahkemesin nin 2011/275 Esas sayılı dava dosyasındaki hakkını yargılama sırasında müdahil … na temlik ettiği anlaşıldığından, davacı … … yönünden davanın aktif husumet yokluğundan reddine, müdahil (temellük eden) …’nun 30.10.2012
tarihli dilekçe ile davanın atiye terk edildiğini, davalı … Hazinesi vekilinin ise 24.06.2015 tarihli dilekçe ile bu talebe muvafakat ettiklerini beyan etmeleri sebebiyle … yönünden atiye terk edilen davaya ilişkin esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesinde,dava konusu 1439 parsel sayılı taşınmazın davacılar tarafından dava tarihinden önce 04.04.1970 tarihli 4164 yevmiye sayılı işlemle dava dışı 3. kişiye satıldığı anlaşıldığından bu parsel bakımından tüm davacılar yönünden davanın aktif husumet yokluğundan reddine,dava konusu 226, 1437 ve 1440 parsel sayılı taşınmazların tapu kaydının iptali ile tescili istemine ilişkin davanın, aynı taşınmazlara ilişkin olarak daha önce açılan ve deracattan geçerek kesinleşen … 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 1985/383E.- 1987/294K. Sayılı ilamı ile iş bu taşınmazların tapu kayıtlarının iptali ile Hazine adına tesciline karar verildiği, iş bu davanın tarafları ile dava konusunun aynı olduğu anlaşıldığından bu istem yönünden kesin hüküm nedeniyle davanın reddine karar verilmesi doğru olduğu gibi;
Davacılar vekilinin isteminin; 221 sayılı Yasa gereği davalı idare adına tescil edilen taşınmazların, tapusunun iptali ile davacılar adına tescili, bu mümkün olmadığı takdirde fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere mezkur taşınmazların bedeli olarak tazminata ilişkin olduğu, 221 sayılı Kanunun 3. maddesinin birinci fıkrasında, aynı Yasa’nın  birinci maddesine göre, “kamulaştırma işlerine dayanmaksızın yapılan el atmalarda, gayrimenkullerin tapuya kayıtlı olup olmadıklarına göre, kayıt sahipleri ya da  mirasçıların tahsis tarihindeki rayiç üzerinden gayrimenkul bedeli isteyebilecekleri,” ikinci fıkrasında ise “herhalde gayrimenkule müdahalenin men’i ve tazminat davası dinlenmeyeceği” hükmüne yer verilmiş olup, Anayasa Mahkemesi’nin 21.02.2008 tarih 26794 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 2004/25 Esas 2008/42 sayılı kararı ile 221 sayıl Yasanın 3.maddesinin 2.fıkrasında yer alan ‘tazminat’ sözcüğünün iptaline karar verildiği, iptal kararının gerekçesinde ise iptal edilen tazminat hükmünün dava konusu taşınmazın değeri ile ilgili olmayıp, uğranılan zarara ilişkin olduğu hususu gözetildiğinde, dava konusu 226, 1437 ve 1440 parsellere yönelik kamulaştırmasız el atma nedeniyle tazminat talebi bakımından ; taşınmazlara askeri amaçlarla tahsis edilmiş askeri birlikler tarafından tasarruf edilmek ve askeri tesisler yapılmak suretiyle 1927 yılında fiilen el atıldığı, bu hususun … 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 1985/383E.-sayılı dosyası kapsamında temin edilen belge ve kayıtlar, tanık anlatımları, bilirkişi raporları ve Yargıtay denetiminden geçerek kesinleşen mahkeme ilamı ile sabit olduğu anlaşıldığından, bu parseller yönünden kamulaştırmasız el atma nedeniyle tazminat davasının 221 sayılı Kanunun 1 ve 4. maddeleri uyarınca 2 yıllık hak düşürücü süre geçtiğinden bahisle reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Davacılar ile dahili davacı vekillerinin temyiz itirazları yerinde olmadığından usul ve yasaya uygun hükmün ONANMASINA, temyiz edenlerden peşin alınan temyiz ve temyize başvurma harçlarının Hazineye irad kaydedilmesine, aleyhine temyiz olunan davalı idare yararına yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca takdir olunan 1.630,00-TL. vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine, 15/11/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.