Yargıtay Kararı 5. Hukuk Dairesi 2016/17985 E. 2017/17526 K. 05.07.2017 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 5. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/17985
KARAR NO : 2017/17526
KARAR TARİHİ : 05.07.2017

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay’ca incelenmesi, davalı vekilince verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:
– K A R A R –
Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili istemine ilişkindir.
Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir.
Bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır. Alınan rapor hüküm kurmaya elverişli değildir. Şöyle ki;
1-4650 sayılı Yasa ile değişik 2942 sayılı Kanunun 10.maddesi gereğince açılan tespit ve tescil davalarında değerlendirme; aynı kanunun 15.maddesi uyarınca taşınmazın dava tarihindeki değerine göre yapılır.
Bu nedenle karar tarihi itibariyle resmi verilerin oluştuğu gözetilerek dava konusu taşınmaza değerlendirme tarihi olan 2015 yılı resmi verilerine göre değer biçilmesi gerekirken 2014 yılı resmi verilerine göre değer biçilmesi,
2-Hükme esas alınan bilirkişi raporunda münavebe ürünü olarak kabul edilen buğday, arpa ve nohutun taşınmazın bir dekarında alınabilecek brüt gelirinden indirilmesi gereken üretim masraflarının, Türkiye ortalaması dikkate alındığında brüt gelirin 1/3 ‘ü oranında olması gerektiği gözetilmeden ve beklenmeyen giderler de eklenerek, masrafların daha fazla alınması sureti ile eksik bedel tespiti,
3-Tarım arazisi olarak kabul edilen, taşınmazın mücavir alan sınırları içinde oluşu dikkate alındığında %100 objektif değer artırıcı unsuruygulanması gerektiği düşünülmeden eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
4- Faiz başlangıç tarihinin 17.18.2015 olması gerekirken 23.08.2015 tarihinden itibaren faize hükmedilmesi,
Doğru görülmemiştir.
Davalı vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle H.U.M.K.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 05/07/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.