Yargıtay Kararı 5. Hukuk Dairesi 2015/9353 E. 2015/19112 K. 02.11.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 5. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/9353
KARAR NO : 2015/19112
KARAR TARİHİ : 02.11.2015

MAHKEMESİ : Ankara 6. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 12/11/2013
NUMARASI : 2012/650-2013/520

Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili için açılan ilk davada saklı tutulan bölümün tahsili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın reddine dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay’ca incelenmesi, davacı vekilince verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:

Dava kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili için açılan ilk davada saklı tutulan bölümün tahsili istemine ilişkindir.
Mahkemece davaya bakmanın idari yargının görevi dahilinde bulunduğundan bahisle, dava dilekçesinin görev yönünden reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekilince temyiz edilmiştir.
Dosyada bulunan kanıt ve belgelerden;1996 yılından itibaren imar planlarında mezarlık alanı ve mezarlık gelişme alanı kapsamında park, yol, lojistik ticari destek tesisleri alanı olarak ayrılan dava konusu taşınmazlarla ilgili olarak, davalı idarece 29.05.1997 tarihinde ….. Mezarlık Gelişme alanı kapsamında kamulaştırma kararı alındığı ancak sonradan proje kapsamı dışına çıkarıldığı, taşınmazlarda davalı idare söz konusu kamulaştırma nedeniyle hissedar olduğu gibi, dava konusu edilen 1101 ve 1103 parsellere yol yapılıp aydınlatma direkleri dikilerek, 1104 parsele ise ağaçlandırılmak suretiyle fiilen el atıldığı anlaşılmıştır.
Yukarıda açıklandığı üzere, 1996 yılından itibaren, imar planlarında kamu hizmetlerine özgülenen dava konusu taşınmazlara yine kamu hizmetleri doğrultusunda kısmi olarak da fiilen el atıldığı ve proje doğrultusunda kamulaştırmasız el koyma olgusunun gerçekleştiği tüm dosya kapsamı ile sabittir.
Bu durumda, mahkemece işin esasına girilip, talebin kabulüne karar verilmesi gerekirken yasal olmayan gerekçelerle dava dilekçesinin görev yönünden reddine karar verilmesi,
Doğru görülmemiştir.
Davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle H.U.M.K.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 02/11/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.