Yargıtay Kararı 5. Hukuk Dairesi 2015/8371 E. 2015/20198 K. 11.11.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 5. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/8371
KARAR NO : 2015/20198
KARAR TARİHİ : 11.11.2015

MAHKEMESİ : Divriği Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 12/12/2014
NUMARASI : 2013/270-2014/354

Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma konusu irtifak hakkı ve pilon yeri bedelinin tespiti ve bu hakkın davacı idare adına tescili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay’ca incelenmesi, davalı vekilince verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:
– K A R A R –

Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma konusu irtifak hakkı ve pilon yeri bedelinin tespiti ve bu hakkın davacı idare adına tescili istemine ilişkindir.
Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı şirket vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Tebligat Kanunun 17.maddesi gereğince; Belli bir yerde devamlı olarak meslek veya sanatını icra edenler, o yerde bulunmadıkları takdirde, tebliğ aynı yerdeki daimi memur veya müstahdemlerinden birine yapılır.
Dosya kapsamındaki bilgi ve belgelerden, Davacı vekilinin vekaletnamesinde ve cevap dilekçesinde beyan ettiği adresin “E.. M.. San. ve Tic. A.Ş. …. Yolu … km …. / Sivas” olduğu, ancak gerekçeli kararda gösterilen adresinin ise “….Mahallesi, ….. Caddesi No: ….. ……./Ankara olup bu adresin aynı zamanda şirket merkezinin 25.07.2014 itibariyle taşındığı yer olduğu, davacı vekiline de gerekçeli kararın bu yeni adresine tebliğe çıkarıldığı, ancak tebligatın, ….. PTT tarafından davacı vekili ile ilgisi belirtilmeden “F. A. ” isimli şahsa tebliğ edildiği anlaşılmıştır.
Bu durumda davacı vekili tarafından da UYAP sistemine kaydedildiği, böylece mahkemeye bildirildiği, ve tebliğe de esas alındığı anlaşılan ….. /Ankara’daki söz konusu adreste tebligat yapılması gerekirken, muhatabın adresi dışında ve tebliğ almaya yetkili olup olmadığı mazbatadan anlaşılamayan şahsa yapılan tebligat geçerli değildir.
Bu itibarla davacı vekilinin usulsüz tebligatı öğrendiğini beyan ettiği tarih olan 21.01.2015 tarihinden itibaren 15 günlük süre içinde temyiz başvurusunu yaptığı ve temyizin süresinde olduğu anlaşıldığından esas yönünden yapılan incelemede;
Arazi niteliğindeki taşınmaz mala net geliri esas alınarak değer biçilmesi yöntem olarak doğru olduğu gibi; taşınmaz malın niteliği, tamamının yüzölçümü, geometrik durumu ve enerji nakil hattı güzergahı dikkate alınarak değer düşüklüğü oranı belirtilmek suretiyle mülkiyet kamulaştırmasına konu olan pilon yeri bedeli ile irtifak hakkı karşılığının tespit edilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir. Ancak;
1) Hükme esas alınan bilirkişi raporunda münavebe ürünü olarak değerlendirmeye alınan buğday ve nohutun dekara verimleri, üretim masrafları ile hasat dönemindeki ortalama toptan kg. satış fiyatlarının değerlendirme tarihi olan 2012 yılı ….. İlçe Gıda, Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğü resmi verilerine uygun alınmamak suretiyle aza hükmedilmesi,
2)Dava konusu taşınmazın m2 değerinin tespitinde üretim giderleri içinde sermaye faizi hesaplanmak suretiyle eksik bedel tespiti,
Doğru görülmemiştir.
Davalı şirket vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan açıklanan nedenlerle, hükmün, H.U.M.K. nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 10/11/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.