Yargıtay Kararı 5. Hukuk Dairesi 2015/8102 E. 2015/19309 K. 03.11.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 5. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/8102
KARAR NO : 2015/19309
KARAR TARİHİ : 03.11.2015

MAHKEMESİ : Gebze 2. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 17/09/2014
NUMARASI : 2013/560-2014/500

Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma konusu irtifak hakkı bedelinin tespiti ve bu hakkın davacı idare adına tescili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay’ca incelenmesi, davacı idare ile bir kısım davalılar vekillerince verilen dilekçeler ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:

– K A R A R –

Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma konusu irtifak hakkı bedelinin tespiti ve bu hakkın davacı idare adına tescili istemine ilişkindir.
Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davacı idare ile bir kısım davalılar vekillerince temyiz edilmiştir.
Bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır. Alınan rapor hüküm kurmaya elverişli değildir. Şöyle ki;
Dava konusu taşınmazın idare tarafından düzenlenen kıymet takdir raporlarında arsa olarak değerlendirildiği, dosyada mevcut 2012/55 esas sayılı acele el koyma dosyasında bulunan Gebze Belediye Başkanlığının yazılarında dava konusu taşınmazın 1/25000 ölçekli Revizyon Nazım İmar Planında sit alanı, kısmen tarımsal niteliği korunacak alan kaldığı, mücavir alanda bulunmadığı ve hizmetlerden yararlanmadığı bildirildiği halde, bilirkişi raporunda taşınmazın imar planında kaldığı, belediye ve diğer kamu hizmetmerinden kısmen yararlandığı, TEM ve D.100 otoyollarına yakın olduğu belirtilmek suretiyle arsa vasfıyla değerlendirme yapılmıştır.

…/…

ESAS NO : 2015/8102 –2–
KARAR NO : 2015/19309

Kıymet takdir raporu, Belediye Başkanlığı İmar Müdürlüğü cevabi yazısı ile taşınmazın bilirkişi raporundaki özellikleri arasındaki çelişki giderilip, sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
Doğru görülmemiştir.
Davacı idare ile bir kısım davalılar vekillerinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle H.U.M.K.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, davacı idare ile bir kısım davalılardan peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 03/11/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.