Yargıtay Kararı 5. Hukuk Dairesi 2015/8060 E. 2015/19047 K. 02.11.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 5. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/8060
KARAR NO : 2015/19047
KARAR TARİHİ : 02.11.2015

MAHKEMESİ : Pamukova Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 22/01/2015
NUMARASI : 2014/1-2015/21

Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili istemine ilişkin olup birleştirilen dava, 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırılan taşınmaz bedelinin tespiti ve idare adına tescili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; davanın konusu kalmadığından karar verilmesine yer olmadığına, birleştirilen davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay’ca incelenmesi, taraf vekillerince verilen dilekçeler ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:

– K A R A R –

Dava, kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili istemine ilişkin olup birleştirilen dava, 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırılan taşınmaz bedelinin tespiti ve idare adına tescili istemine ilişkindir.
Mahkemece, birleştirilen kamulaştırma bedelinin tespiti ve tescil davasının kabulüne, asıl dava olan kamulaştırmasız el atma nedeniyle tazminat istemine ilişkin davanın konusu kalmadığından esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş; hüküm, taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
Bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır. Kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın idare adına tescili davasında Kapama armut bahçesi niteliğindeki taşınmaza gelir metoduna değer biçilmesinde ve tespit edilen bedelin bloke ettirilerek hükmün kesinleşmesi beklenmeden davalı tarafa ödenmesine, konusu kalmayan kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili davasının esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesinde yöntem itibariyle bir isebetsizlik görülmemiştir.
Bu nedenle davalı-karşı davacı idare vekilinin temyiz itirazları yerinde değildir.
Birleşen karşı davanın davalı (davacı ) vekilinin temyizine gelince;
Taşınmazın bilirkişi raporunda belirtilen niteliklerine göre belirlenen bedele % 30 objektif değer arttırıcı unsur eklenmesi gerekirken aksi yönde düşünce ile aza hükmedilmesi,
Doğru görülmemiştir.
Birleşen davanın karşı davalı vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle HUMK’nun 428. maddesi gereğnce BOZULMASINA, davacı-karşı davalıdan peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine, davalı (karşı davacı) idareden aşağıda yazılı kalan harcın alınmasına temyiz edenlerden peşin alınan temyize başvurma harçlarının Hazineye irad kaydedilmesine, 02.11.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.