Yargıtay Kararı 5. Hukuk Dairesi 2015/7313 E. 2015/21780 K. 23.11.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 5. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/7313
KARAR NO : 2015/21780
KARAR TARİHİ : 23.11.2015

MAHKEMESİ : Vezirköprü 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 05/06/2012
NUMARASI : 2010/477-2012/72

Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kısmen kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay’ca incelenmesi, davalılardan E.. D.. vd. idare vekilince verilen dilekçe ile istenilmiş ise de dosyada davetiye gideri bulunmadığından duruşma isteminin reddi ile incelemenin evrak üzerinde yapılmasına karar verilerek dosyadaki belgeler okunup iş anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:

– K A R A R –
Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın Hazine adına tescili istemine ilişkindir.
Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalılardan E.. D.. vd. vekilince temyiz edilmiştir.
Arazi niteliğindeki taşınmaza gelir metodu esas alınarak üzerindeki yapıya resmi birim fiyatlarına göre yıpranma payı düşülerek değer biçilmesi yöntem olarak doğrudur. Ancak;
1)Yargıtay uygulamalarına göre arazi niteliğindeki bir taşınmazın değeri belirlenirken münavebeye esas alınan ürünlerin normal koşullarda Tarım İlçe Müdürlüğünce tespit edilen son yıllara ilişkin ortalama verim miktarlarının esas alınması gerekir.
Verim miktarlarının geçmiş yıllara oranla bir yılda yüksek oranda artmış ve azalmış olmasının olağan kabulü mümkün değildir. Nitekim dosya içerisinde bulunan İlçe Tarım Müdürlüğü yazısında da 2010 yılında buğday ve samanda görünen verim düşüklüğü sebebinin ilçe genelindeki pas hastalığı olduğu bildirildiğine göre,
Mahkemece, buğday ve arpa ürünü yönünden normal verim alınan yılların ortalamasına göre bedelinin tespit edilmesi gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması,
2) Dava konusu taşınmazın niteliğine göre kapitalizasyon faiz oranı %4 olacağı halde, bu oran daha yüksek alınarak bedel tespit edilmesi,
3) Taşınmazın, bilirkişi raporunda yazılı özellikleri, konumu ve yerleşim yerine mesafesi gözetilerek, gelir metoduna göre tespit edilen m2 birim bedeline objektif değer arttırıcı unsur uygulanmak suretiyle değer biçilmesi gerektiğinin düşünülmemesi,
Doğru görülmemiştir.
Davalılardan E.. D.. vd. vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle H.U.M.K.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, davalılardan E.. D.. vd. peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 23/11/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.