Yargıtay Kararı 5. Hukuk Dairesi 2015/4861 E. 2015/17406 K. 15.10.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 5. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/4861
KARAR NO : 2015/17406
KARAR TARİHİ : 15.10.2015

MAHKEMESİ : Siirt 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 06/03/2014
NUMARASI : 2013/1078-2014/185

Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. ve 18. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay’ca incelenmesi, davacı idare ile davalı K.. B.. vekillerince verilen dilekçeler ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:
– K A R A R –
Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. ve 18. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili istemine ilişkindir.
Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davacı idare ile davalı K.. B.. vekillerince temyiz edilmiştir.
Arazi niteliğindeki taşınmaza gelir metodu esas alınarak değer biçilmesinde yöntem itibari ile bir isabetsizlik görülmemiştir. Ancak;
1-Değerlendirmede esas alınan tarla sebzeciliğinde, o yörede hangi sebze ürünlerinin yetiştirildiği ve yetiştiriciliği yapılan her bir sebze ürünü için ayrı ayrı olmak üzere, dekar başına ortalama üretim miktarı ile değerlendirme tarihi itibari ile hasat zamanındaki ortalama toptan kilogram satış fiyatları ve dekar başına ortalama masrafı İl Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğü ile diğer resmi kurumlardan sorulup, gelen cevaba göre bilirkişinin zemin bedelinin tespitine ilişkin raporu denetlenmeden, eksik inceleme ile karar verilmesi,
2-Kamulaştırma Kanunun 25/2. maddesi uyarınca, mahkemece verilen tescil kararı ile mülkiyetin idareye geçeceği, keşif tarihi ve gözlemine göre de taşınmazda bulunan ağaçların 6495 sayılı Kanunun yürürlük tarihinden önce dikildikleri sabit olup, söz konusu yasa maddesindeki muhdesat bedelinin dikkate alınmayacağına ilişkin hükmün de uygulama yeri olmadığından, taşınmazdaki ağaçların değerinin ödenmesi gerekir.
Bu itibarla; dava konusu taşınmaz üzerinde bulunan zeytin ağaçlarının dosya içerisindeki fotoğraflarına göre, dava tarihi itibari ile 2 yaşında olduklarından, bu yaştaki ağaçların dava tarihi itibari ile adet olarak maktu bedelleri, İl Tarım Müdürlüğü’nden getirtilip, bilirkişi raporu denetlendikten sonra, ağaç bedellerine de hükmedilmesi gerektiğinin düşünülmemesi,
Doğru görülmemiştir.
Davacı idare ile davalı K.. B.. vekillerinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle H.U.M.K.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz edenlerden peşin alınan temyiz harçlarının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harçlarının Hazineye irad kaydedilmesine, 15/10/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.