Yargıtay Kararı 5. Hukuk Dairesi 2015/4534 E. 2015/17363 K. 15.10.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 5. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/4534
KARAR NO : 2015/17363
KARAR TARİHİ : 15.10.2015

MAHKEMESİ : Gölbaşı(Ankara) 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 14/02/2013
NUMARASI : 2012/13-2013/147

Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın M.. B.. yönünden husumetten reddine Gölbaşı Beldiye Başkanlığı yönünden kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay’ca incelenmesi, davacılar ile davalılardan Gölbaşı Beldiye Başkanlığı vekillerince verilen dilekçeler ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:
– K A R A R –
Dava, kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili istemine ilişkindir.
Mahkemece, davalı Maliye Hazine hakkındaki davanın husumet yokluğu nedeniyle reddine, davalı Gölbaşı Belediye Başkanlığı aleyhine açılan davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili ile davalı Gölbaşı Belediye Başkanlığı vekilince temyiz edilmiştir.
Dava konusu taşınmaz imar planında resmi kurum alanı olarak ayrılmış ise de; mahallinde yapılan keşif sonrası alınan bilirkişi raporlarına göre, taşınmaza davalı idarelerce fiilen el atılmadığı anlaşılmıştır.
11.06.2013 tarihinde yürürlüğe giren 6487 sayılı yasanın 21. maddesi ile Kamulaştırma Kanununun geçici 6. maddesinde yapılan değişiklik ile; “Uygulama imar planlarında umumi hizmetlere ve resmî kurumlara ayrılmak suretiyle veya ilgili kanunların uygulamasıyla tasarrufu kısıtlanan taşınmazlar hakkında, 3/5/1985 tarihli ve 3194 sayılı İmar Kanununda öngörülen idari başvuru ve işlemler tamamlandıktan sonra idari yargıda dava açılabilir. Bu madde hükümleri karara bağlanmamış veya kararı kesinleşmemiş tüm davalara uygulanır.” hükmü getirilmiştir.
Öte yandan Anayasa Mahkemesi’nin 25.09.2013 gün 2013/93 Esas, 2013/101 Karar sayılı ilamında da; “Kamulaştırmasız el atmadan söz edilebilmesi için taşınmaz zilyetliğinin idareye geçmesi ve taşınmazın fiilen kamu hizmetine tahsis edilmiş olması gerektiği; imar kısıtlamalarında taşınmazın zilyetliğinin malikte kalmaya devam etmekte
olup, yalnızca malikin tasarruf yetkisinin, ilgili mevzuattan kaynaklanan bazı kısıtlamalara maruz kaldığı, bu nedenle imar kısıtlamalarından kaynaklanan tazminat davalarının idari yargıda açılabileceği” kabul edilmiştir.
Yukarıda açıklanan nedenlerle, davanın idari yargıda görülmesi gerektiğinden, dava dilekçesinin görev yönünden reddi yerine, yazılı şekilde hüküm kurulması,
Doğru görülmemiştir.
Davacılar vekili ile davalı Gölbaşı Belediye Başkanlığı vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle H.U.M.K.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, davacılar ile davalı Gölbaşı Belediye Başkanlığından peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 15/10/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.