Yargıtay Kararı 5. Hukuk Dairesi 2015/3804 E. 2015/9175 K. 27.04.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 5. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/3804
KARAR NO : 2015/9175
KARAR TARİHİ : 27.04.2015

Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili davasının kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay’ca DÜZELTİLEREK ONANMASI hakkında Daireden çıkan kararı kapsayan 30.10.2014 gün ve 2014/10751 Esas – 2014/24391 Karar sayılı ilama karşı davalı idare vekilince verilen dilekçe ile karar düzeltilmesi istenilmiş olmakla dosyadaki belgeler okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
-K A R A R-

Dava, kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili istemine ilişkin olup, mahkemece davanın kabulüne dair verilen karar Dairemizce düzeltilerek onanmış, bu karara karşı taraf vekillerince karar düzeltme isteminde bulunulmuştur.
Dosyada bulunan kanıt ve belgelere, kararın dayandığı yasal gerekçelere göre, davalı idare vekilinin karar düzeltme istekleri HUMK’nun 440.maddesinde yazılı nedenlerden hiçbirisine uymadığından yerinde değildir.
Davacı vekilinin karar düzeltme talebine gelince;
6487 sayılı Yasanın 21. maddesi ile 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun başlığı ile birlikte değiştirilen geçici 6. maddesinin on üçüncü fıkrası “09.10.1956 ile 04.11.1983 tarihlerini kapsayan dönemde oluşan mağduriyetlerin giderilmesi amacıyla getirilen ve malikler aleyhine bir takım hükümler içeren bu istisnai düzenlemenin 04.11.1983 tarihinden sonraki dönem içinde uygulanmasının hukuk güvenliğini zedeleyeceği” gerekçesiyle Anayasanın 2 ve 35. maddelerine aykırı bulunarak iptal edilmiş olup, 04.11.1983’ten sonra el atılan taşınmazla ilgili davada, mahkemece nispi harç ve nispi vekalet ücretine hükmedilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığından,
Dairemizin 30.10.2014 gün ve 2014/10751 Esas – 2014/24391 sayılı düzeltilerek onama ilamının kaldırılmasına karar verildikten sonra yapılan incelemede;
Dava, kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili istemine ilişkindir.
Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı idare vekilince temyiz edilmiştir.

Davalı idarece dava konusu taşınmazların bulunduğu yere ilişkin kentsel dönüşüm projesi nedeniyle yapılan kamulaştırma işlemine dayanılarak davacı taraf ile davalı idare arasında Kamulaştırma Kanununun 8. maddesi gereğince tarafların uzlaşması nedeniyle yapılan Kadastro Arsa Sözleşmesinin gereği davacılar tarafından ferağ verilerek taşınmazın tapusunun davalı idareye devredildiği, ancak davalı idarece sözleşmede belirtilen yükümlülüklerin yerine getirilmediği anlaşılmıştır.
Bu sırada, Dikmen Vadisi 1, 2, 3, 4 ve 5. etaplara ilişkin Konut ve Çevre Geliştirme projesi kapsamındaki 1, 2 ve 3. Etap çalışmalarının tamamlanıp hayata geçirildiği 4 ve 5. Etap uygulaması nedeniyle dava konusu taşınmazı da kapsayan bölgede fiilen çalışmaların başladığı, bu plan kapsamında kalıp da anlaşma sağlanan şahıslara ait tüm konutların ve dava konusu taşınmazların etrafındaki yapı ve muhtesatların da yıkıldığı, bu alan içinde inşaat ve hafriyat çalışmalarının devam ettiği, muhtelif yerlerde şantiyeler kurulduğu, yapılan yıkımlar nedeniyle yolların, telefon ve elektrik hatlarının tahrip edildiği, bölgenin topografik yapısının bozulduğu, dava konusu taşınmazlardan yararlanma ve kullanma olanağının ortadan kalktığı, bu nedenle dava konusu taşınmaza kamulaştırmasız el atma olgusunun gerçekleştiği tespit edilmiştir.
Belirtilen nedenlerle, projenin bir bütün olduğu, davacılara ait davalı idareye devredilen taşınmazların da Dikmen Vadisi 4 ve 5. Etap Kentsel Dönüşüm alanı içerisinde kaldığı anlaşıldığından, mahallinde yapılan keşif sonucu, taşınmazın dava tarihindeki değerinin, bilirkişi kurulunca düzenlenen rapor ile tesbit edilmesinde ve bedelinin davalı idareden tahsiline karar verilmesinde yöntem itibariyle bir isabetsizlik görülmemiştir.
Davalı idare vekilinin temyiz itirazları yerinde olmadığından usul ve yasaya uygun hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı kalan harcın davalı idareden alınmasına ve peşin alınan temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, davalı idareden karar düzeltme harcı peşin alındığından harç alınmasına yer olmadığına, H.U.M.K’nun 442.maddesi göz önünde bulundurularak takdiren 250,00-TL. para cezasının karar düzeltme isteyenden alınarak Maliye Hazinesine gelir kaydedilmesine, 27.04.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.