YARGITAY KARARI
DAİRE : 5. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/3250
KARAR NO : 2015/7515
KARAR TARİHİ : 09.04.2015
MAHKEMESİ : Diyarbakır 3. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 09/04/2013
NUMARASI : 2004/773-2013/261
Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili davasının kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay’ca ONANMASI hakkında Daireden çıkan kararı kapsayan 18.11.2014 gün ve 2014/18447 Esas – 2014/26467 Karar sayılı ilama karşı davacılardan S.. B.. vekilince verilen dilekçe ile karar düzeltilmesi istenilmiş olmakla dosyadaki belgeler okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
– K A R A R –
Kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili istemine ilişkin davanın kabulüne dair mahkemece verilen karar, davalı idare, davacı ve müdahil davacı vekillerinin temyizi üzerine Dairemizce bozulmuş, bu karara karşı davacı vekilince karar düzeltme isteminde bulunulmuştur.
Dairemizce Diyarbakır Kadastro Mahkemesinin 1962/218-2000/7 esas-karar sayılı kararının kesinleşmesinin beklenmesi bozma nedeni yapılmış ise de; kararın, Yargıtay 16. Hukuk Dairesinin 20.10.2014 gün ve 2014/14233-11544 sayılı, karar düzeltme isteğinin reddine dair kararı üzerine, söz konusu kararın kesinleştiği anlaşıldığından davacı vekilinin karar düzeltme isteminin kabulü ile Dairemizin 18.11.2014 gün ve 2014/18447-26467 sayılı ilamının kaldırılmasına karar verildikten sonra yapılan incelemede;
Dava, kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili istemine ilişkindir.
Mahkemece, davacı S.. B.. yönünden açılan davanın kabulüne, asli müdahillerce açılan davaların ise reddine karar verilmiş; hüküm, davalı idare, davacı ve müdahil davacı vekillerince temyiz edilmiştir.
Dosya içindeki delil ve belgelere göre müdahil davacılar vekillerinin temyiz itirazları yerinde değildir.
Davacı vekili ile davalı idare vekilinin temyizine gelince;
Mahallinde yapılan keşif sonucu, taşınmazın dava tarihindeki değerinin biçilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir. Ancak;
1-Davacılar N.. T.., Fürüzan Uluğ ve G.. D..’ın dava konusu taşınmazda paydaş olduğu halde, tam pay üzerinden bedele hükmedilmesi,
2-Bedelin tamamına dava tarihinden itibaren faiz yürütülmesi yerine, ıslah ile arttırılan kısmına ıslah tarihinden faiz uygulanması,
Doğru görülmemiştir.
Mahkeme kararının açıklanan nedenle davacılardan S.. B.. ile davalı idare vekillerinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle H.U.M.K.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, davacılardan H.. D.. vd.’den peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, davacılardan S.. B..’tan peşin alınan temyiz harcı ile karar düzeltme harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 09.04.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.