Yargıtay Kararı 5. Hukuk Dairesi 2015/2952 E. 2015/8319 K. 20.04.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 5. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/2952
KARAR NO : 2015/8319
KARAR TARİHİ : 20.04.2015

Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki 4650 sayılı Yasa ile değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesi uyarınca kamulaştırma bedelinin tespiti ile kamulaştırılan taşınmazların yol olarak tapudan terkini davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay’ca incelenmesi, davalı idare vekilince verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:
– K A R A R –
Dava, 4650 sayılı Yasa ile değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesi uyarınca kamulaştırma bedelinin tespiti ile kamulaştırılan taşınmazların yol olarak tapudan terkini istemine ilişkindir.
Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalılar vekillerince temyiz edilmiştir.
Dosyada bulunan kanıt ve belgelerden; 1/1000 ölçekli imar planında trafiğe açık taşıt yolunda kalması nedeniyle kamulaştırılan 657 ada1 parsel sayılı taşınmaz ile ilgili olarak açılan davada , aynı kamulaştırma sahasında yer alan 658 ada 5 parsel sayılı taşınmaz ile ilgili olarak açılan davanın birleştirildiği, 657 ada 1 parsel sayılı taşınmaz ile ilgili olarak 1. Bilirkişi kurulu raporunda taşınmaza 6000,00-TL 2.bilirkişi kurulu raporunda ise 2000,00-TL metrekare birim fiyatı takdir edildiği,mahkemece 2. bilirkişi kurulu raporu hükme esas alınarak kamulaştırma bedeli tespit edildiği halde, birleşen dosyada dava konusu edilen 658 ada 5 parsel sayılı taşınmaza 1. bilirkişi kurulu raporunda 2100,00-TL, 2. bilirkişi kurulu raporunda ise 6300,00-TL metrekare birim fiyatı takdir edildiği halde mahkemece her iki raporun ortalaması alınmak suretiyle hüküm kurulduğu anlaşılmış olup, mahkemece aynı kamulaştırma sahasında bulunan ve aynı dosya üzerinden karara bağlanan taşınmazlar ile ilgili olarak farklı uygulama yapılarak alınan rapor ve yapılan inceleme hüküm kurmaya elverişli değildir.
Bu durumda; mahkemece taraflara dava konusu taşınmazlara yakın bölgeden, benzer yüz ölçümlü ve dava tarihinden önce satışı yapılmış yakın tarihli emsalleri bildirmeleri için süre verilip, gerektiğinde resen emsal celbi yoluna gidilerek dava konusu taşınmazların başında yeniden oluşturulacak bilirkişi kurulu eşliğinde keşif yapılarak, emsaller ile dava konusu taşınmazların ayrı ayrı üstün ve eksik yönleri tek tek kıyaslanıp,daha önceki bilirkişi kurulu raporlarında taşınmazlar için belirlenen metrekare birim fiyatlarından ayrılma söz konusu ise nedenleri de açıklanmak ve aradaki çelişkiler giderilmek suretiyle bilirkişi incelemesi yaptırılarak alınacak rapor sonucuna göre karar verilmesi gerektiği düşünülmeden yazılı şekilde hüküm kurulması,
Doğru görülmemiştir.
Davalılar vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle H.U.M.K.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 20.04.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.