YARGITAY KARARI
DAİRE : 5. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/2764
KARAR NO : 2015/7662
KARAR TARİHİ : 13.04.2015
Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili davasının reddine dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay’ca ONANMASI hakkında Daireden çıkan kararı kapsayan 20.10.2014 gün ve 2014/13943 Esas – 2014/23358 Karar sayılı ilama karşı davacı vekilince verilen dilekçe ile karar düzeltilmesi istenilmiş olmakla dosyadaki belgeler okunup gereği görüşülüp düşünüldü: – K A R A R –
Dosyada bulunan kanıt ve belgelere, Yargıtay ilamında yazılı gerekçelere göre davacı vekilinin aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan sair karar düzeltme istekleri HUMK’un 440.maddesinde yazılı nedenlerden hiçbirisine uymadığından yerinde değildir. Ancak;
Dosya konusu taşınmazın Boyabat Barajı yapımı nedeniyle kamulaştırılmasına karar verilip, Kargı Asliye Hukuk Mahkemesinin2011/4593 Esas- 2014/4395 Karar sayılı kararı ile taşınmaza Kamulaştırma Kanununun 27.maddesine göre acele el konulmasına karar verildikten sonra 6 aydan fazla bir zaman geçmesine rağmen idarece anılan Yasanın 10.maddesine göre taşınmaz bedelinin tespiti ve tescili için dava açılmadığı ve bu surette fiziki el koyma olgusunun gerçekleştiği, bu nedenle davacının dava tarihi itibariyle dav açmakla haklı olduğu gözetilerek kendisini vekil ile temsil ettiren davacı davacı lehine maktu vekalet ücreti takdir edilmesi gerekirken, davacının haksız olduğundan bahisle idare lehine vekalet ücreti takdir edildiği, kararın bu gerekçe ile düzeltilerek onanması gerekirken, Dairemizce düzeltme yapılmaksızın onandığı bu kez yapılan incelemede anlaşıldığından,
Davacı vekilinin karar düzeltme talebinin kabulüne, Dairemizin 20.10.2014 gün ve 2014/13943-23358 sayılı onama ilamının kaldırılmasına karar verildikten sonra yapılan incelemede;
Davacı vekilinin aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları bozma ilamı ile kesinleşen yönlere ilişkin olduğundan yerinde değildir. Ancak;
Davanın açıldığı tarih itibariyle davacının dava açmakta haklı olduğu gözetilerek kendisini vekil ile temsil ettiren davcı lehine maktu vekalet ücreti takdir edilmesi gerektiği düşünülmeden yazılı şekilde karar verilmesi,
Doğru değil ise de; bu yanılgının giderilmesi, yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden,
Gerekçeli kararın hüküm fıkrasının (4) numaralı bendinin karardan tümü ile çıkartılmasına ve yerine (Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince1.500,00-TL maktu vekalet ücreti takdiri ile davalıdan alınarak davacıya verilmesine) cümlesinin yazılmasına,
Hükmün böylece DÜZELTİLEREK ONANMASINA, davacıdan peşin alınan temyiz ve karar düzeltme harçlarının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 13.04.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.